Şeytan Fobisi

Nedir?

“Sürekli, anormal ve yersiz bir şeytan korkusu” olarak tanımlanan bu yaygın fobi, her yıl şaşırtıcı şekilde sayısız insanın gereksiz strese girmesine neden olur.

Çoğu şeytan korkusu terapisi aylar veya yıllar alabilir ve hastanın korkusuyla tekrar tekrar yüzleşmesini gerektirebilir. Bunun tamamen gereksiz olmasının yanı sıra genellikle durumu daha kötü bir hale de getirebilir. Halbuki şeytan korkusu, doğru yöntemlerle ve fobik kişinin 24 saatlik bağlılığıyla giderilebilir.

Satanofobi, şeytan korkusu ve şeytandan korkmak gibi çeşitli isimlerle bilinen bu sorun, yaşam kalitesini açıkça düşürür. Panik ataklara neden olabilir, insanları sevdiklerinden ve iş ilişkilerinden uzak tutabilir. Her ne kadar herkes şeytan korkusunu kendine özgü yaşasa ve farklı belirtiler tecrübe etse de, genelde bu belirtiler arasında nefes darlığı, hızlı nefes alma, düzensiz kalp atışları, terleme, baş dönmesi ve genel olarak korku hissi yer alır.

Şeytan korkusu için çeşitli potent ilaçlar reçete edilse de, yan etkiler ve/veya geri çekilme belirtileri şiddetli olabilir. Daha da ötesi bu ilaçlar, şeytan fobisini veya diğer fobileri “tedavi” etmez. En iyi haliyle kimyasal etkileşim yoluyla geçici olarak belirtileri giderebilir.

Sebepler

Sebepler

Bütün korkular ve fobiler gibi şeytan korkusu da bir koruma mekanizması olarak bilinçsiz gelişir. Geçmişinizde bir noktada, şeytanla bağlantılı bir olay veya travmanızın olması muhtemeldir. Asıl tetikleyici bir çeşit gerçek yaşam korkusu olabilirken durum filmler, televizyon veya belki de travmayı yaşamış başka birini görmüş olmak gibi onlarca durumla da tetiklenebilir.

Olumsuz çağrışım yeterince güçlü oldukça bilinçsiz zihin, “Bütün bunlar çok tehlikeli. Tekrar böyle bir durumun içine girmemek için kendimi nasıl koruyabilirim? Biliyorum ki şeytana korkunç hisler bağlayacağım, bu şekilde gelecekte güvenli ve temiz olacağım” şeklinde düşünebilir. Tıpkı şeytan korkusunun doğuşu gibi… Durumlara duyguları bağlamak, insanların öğrendiği ilk yollardır. Ama bazen bağlantıyı yanlış yaparız.

Gerçek fobi kendini farklı yollarda açığa çıkarır. Bazı hastalar bu durumu hemen her zaman yaşar ve diğerleriyse buna uyarı cevabı olarak karşılık verir.

Hadfobi (Cehennem Korkusu)

Nedir?

Hadfobi, hastalıklı olan ve mantığa dayanmayan bir cehennem korkusudur. Hadfobik kişi, cehennemde bulunduğu düşünülen veya cehenneme göndermekte görevi olduğu bilinen yaratıklardan ve şeytanlardan korkabilir. Bu fobiyi yaşayan kişinin aynı zamanda şeytan korkusunu da yaşıyor olabileceğini düşünmek mantıklıdır. Hadfobik insanlar aşırı dindar olabilir ve yoldan çıkmalarına neden olabilecek her durumdan kaçınabilirler.

Hadfobiye bazen stigyofobi veya stigiofobi adı da verilir.

Sebepler devamı

Sebepler

Bütün fobilerde olduğu gibi, Hadfobiyle mücadele eden kişiler de yaşamları süresince bir noktada gerçek yaşam travmaları tecrübe etmişlerdir. Bu travmatik deneyim daha sonra sürekli ve otomatik şekilde cehennemle ilişkilendirilir.

Bu fobiyi yaşayan insan aşırı derecede katı dindar bir ailede yetişmiş olabilir. Belki de hadfobik kişi başkalarının olumsuz ve korkulu reaksiyonlarını görüp bunları taklit ediyor da olabilir. Belki de cehennemin ve cehennemdekilerin medyadaki portresi bu kişilerde hadfobi gelişmesine neden olmuştur.

Nedeni her ne olursa olsun, hadfobik kişiler, foksiyonlarını tamamen etkileyen bir anksiyete ve duygusal kargaşa yaşayabilirler.

Belirtiler

Belirtiler

Hadfobinin belirtileri bireyseldir ve kişiden kişiye değişiklik gösterir. Bazı insanlar cehennem korkularıyla yüzleştiklerinde terlemeye, hafif rahatsız hissetmeye veya midelerinde bulantı hissetmeye başlayabilir. Spektrumun diğer ucundaki insanlarsa panik ataklar ve/veya anksiyete yaşayacak kadar şiddetli etkilenebilirler.

  • Ağız Kuruluğu
  • Kalp Çarpıntıları
  • Uyuşukluk
  • Abartılı Hisler
  • Nefessiz Kalma
  • Baş Dönmesi
  • Kas Gerginliği
  • Hiperventilasyon
  • Titreme
  • Hızlı Kalp Atışları
  • Kontrolsüz Hissetme
  • Sıkışmışlık ve Kaçamazlık Hissi
  • Bir Felaketin Gerçekleşeceğine Dair Yoğun Hisler

Testler

Testler

Hadfobi vakalarının büyük bir çoğunluğu kendi kendine teşhis edilir. Kişi, cehennem korkusunun mantıksız olduğunu ve günlük rutinde işlev görebilmesini büyük ölçüde etkilediğini fark eder.

Hadfobik kişi, fobisini başhekimle tartışabilir. Doktorun, hastasıyla yaptığı bu ilk görüşmeden sonra hadfobi teşhisini koyabilmesi muhtemel değildir. Daha yaygın olarak doktor, bu fobiye tıbbi bir teşhis koymaktansa hastayı, kapsamlı bir değerlendirme için bir ruh sağlığı uzmanına yönlendirir.

Tedavi

Tedavi

Cehennem korkusu kişinin fonksiyonlarını yerine getirme kabiliyetine engel olabilecek kadar yoğun hale geldiğinde hadfobinin tedavisi için birkaç yol ortaya çıkar.

Bu tedaviler arasında aşağıdakiler yer alabilir:

  • Başhekimden, fobiler konusunda uzmanlaşmış bir ruh sağlığı doktoruna sevk.
  • Hastaya, fobisini tanımasını ve kontrol altında tutmasını öğretecek gelenekselleşmiş “konuşma” terapisi.
  • Hipno-terapi.
  • Maruz Bırakma Tedavisi.
  • Amaçlı kas gevşetme gibi kendi kendine uygulanan teknikler.
  • Bu özgül fobiyi yaşayan diğer destek gruplarıyla bir araya gelmek.
  • Bilişsel Davranışçı Tedavi veya Duyarsızlaştırma Terapisi.
  • Derin nefes alma veya görselleme gibi gevşeme teknikleri.
  • Hadfobinin şiddetli vakalarında anksiyete giderici ilaçlar yazılabilir.

Hadfobi, yoğun ve yersiz bir cehennem korkusudur. Bazen bu korku o kadar ağırlaşır ki kişinin günlük hayatında gerekliliklerini yerine getiremeyecek hale gelmesine neden olabilir. Tedavi edilmediği sürece hadfobi, hastanın kişisel, sosyal hayatını ve iş sorumluluklarını etkileyen zorlu bir sorun haline gelebilir. Yani, kişinin hayatının her alanında yıkıcı bir etkisi olabilir.

Fazmofobi (Hayalet korkusu)

Çoğu insan kültüründe hayalet korkusu, bazı hayaletlerin insanlara karşı zarar verici ve tehlikeli olabileceği inançlarına dayanır (zararlı, arkadaş canlısı, kayıtsız gibi olası davranışlar içerisinde). Hayaletlerden korku, fazmofobi ve yanlış şekilde spektrofobi olarak adlandırılır. Oysa spektrofobi aynalardan ve kişinin kendi yansımasından korkması anlamına gelir.

Uzm. Psk. Filiz YAKMAZ BASILGAN

filiz hanım bende çocuğuma zarar verme korkusu var bir rüya gördüm uyandıktan sonra bu korkuya kapıldım 7 aydır sürüyor atlatamadım size gelsem yardım... devamı