Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı ve Hücre Zarları ve Serbest Oksijen Radikalleri (CMFRR) Derneği tarafından düzenlenen ''4. Uluslararası Hücre Zarları ve Oksidatif Stres Kongresi: Kalsiyum Sinyali ve TRP Kanalları'' kongresi başladı.
 
Prof. Dr. M. Lütfü Çakmakçı Kültür Merkezi'ndeki kongrenin açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Hasan İbicioğlu, stresin, çağın en büyük sorunlarından olduğunu söyledi. Oksidatif stresin, hücre zarına ve serbest radikallere zarar verdiğini ve çeşitli hastalıklara neden olduğunu anlatan İbicioğlu, insanların zamanla stresle yaşamaya alıştıklarını kaydetti.
 
Strese neden olan önemli bir faktörün, organik olmayan gıdalar olduğunu ifade eden İbicioğlu, ''Aldığımız gıdaların çoğu organik değil. Makinelerle üretilen, doğal olarak üretilmeyen, organik olmayan gıdalar tüketiyoruz ve oksidatif stres sorunuyla karşı karşıya kalıyoruz,'' dedi.
 
Prof. Dr. İbicioğlu, kongrenin, stres probleminin gündeme taşıması açısından önemine dikkati çekerek, yurt dışı ve içinden birçok bilim insanının katılımıyla gerçekleştirilecek kongrenin, dünya sağlığına büyük katkı sunacağını vurguladı.
 
Vali Yardımcısı İzzet Ercan da kongrenin insanlığın sağlık yönünden gelişmesine büyük katkı sağlayacağını ifade ederek, kongrenin düzenlenmesinde emeği geçenlere ve katılımcılara teşekkür etti.
 
 91'i yabancı 305 bilim insanı bir araya geldi
 
SDÜ Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı Başkanı ve Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Nazıroğlu, açılış sonrası AA muhabirine yaptığı açıklamada, stresi ''asrın vebası'' olarak nitelendirdi. Bir geminin su almaya başladığında hareketinin yavaşlayacağını ya da tamamen batacağını anlatan Nazıroğlu, benzer bir durumun stres nedeniyle hücrelerde de meydana geldiğini kaydetti. Prof. Dr. Nazıroğlu, stresin hücredeki olumsuz etkisini şöyle anlattı:
 
''Benzer durum hücre için de söz konusu. Hücre içi ve dışında farklı maddeler var, dışında fazla, içinde az olan su gibi. Bu maddelerin kontrollü ve gerekli olduğu kadar hücreye girip çıkması gerekiyor. Ama stres, bu maddelerin aktarımını sağlayan hücredeki kanalları bozuyor. Kanallar bozulunca dışarda olan maddeler hücre içine akıyor. Bu sefer hücrenin çalışması yavaşlıyor ya da tamamen duruyor. Bu durumda kanser, şeker hastalığı, kalp ve damar hastalıkları oluşuyor.''
 
Kongrede, stresin hücreye etkileri ve tedavi yöntemlerinin ele alınacağını kaydeden Nazıroğlu, cuma gününe kadar devam edecek kongrede stresin kanser, nörolojik ve genetik hastalıklardaki rolünün masaya yatırılacağını anlattı.
 
Nazıroğlu, kongreye 91'i yurt dışından olmak üzere, toplam 305 bilim insanının katıldığını bildirdi.

Prof. Dr. İbrahim YURDAKUL

Merhabalar hocam, Hocam samsunda oturuyorum 20 yaşımdayım.Boyum 1.80 kilom 78. 2 yıldır mide rahatsızlığı çekiyorum.Ülser-reflü-gastrit var dediler.Ya... devamı