Yurt dışında uzunca bir süredir yapılan kadavradan kıkırdak, menüsküs ve bağ nakilleri artık Türkiye'de yapılacak.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi (AÜ) tarafından, ''Organ ve Doku Naklinde Yeni Adımlar, Kas İskelet Sistemi'' başlıklı toplantı yapıldı. Toplantıya, alanda uzman ortopedi uzmanlarının yanı sıra Ankara'daki özel ve devlet üniversitelerinden organ nakli koordinatörleri katıldı.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde kurulan ''Doku Bankacılığı'' hakkında kapsamlı bilgi verilen toplantıda, böbrek, karaciğer ve kalp gibi organ bağışı sonrasında yapılan nakillerde artık kıkırdak, menisküs ve bağ gibi kas iskelet sisteminin de eklendiği ifade edildi.

Organ bağışının önemini vurgulanan toplantıda, organ nakli koordinatörlerine kıkırdak nakli ile ilgili geniş bilgi verildi ve hasta yakınları ile yapılacak görüşmelerde bağışçının vefatı durumunda yapılacak operasyonlar sonrasında vücut bütünlüğünün nasıl korunacağı hakkında açıklama yapıldı.

AÜ Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Binnet, yaptığı konuşmada, erişkin ve adölesan çağdaki kişilerde eklem kıkırdaklarında oluşan yaralanmalar sonrasında iyileşmenin son derece güç olduğunu, bu hastalarda bir süre sonra erken gelişen kireçlenme ile dereceli eklem bozukluğu görüldüğünü söyledi.

Yaşam kalitesinin bozulmasına yol açan bu durumun ağrı ve hareket kısıtlılığına yol açtığını ifade eden Binnet, artık menisküs, bağ ve kıkırdak nakillerinin de organ bağışı yapılması halinde kadavradan yapılabildiğini söyledi.

Türkiye'de bir süre öncesine kadar kadavradan bu dokuların alınmasına yönelik mevzuatın olmadığından , kadavradan kemik, kıkırdak, bağ ve menisküslerin alınamadığını, yurt dışından temin edilmek zorunda kalındığını, bunda da sterilizasyon problemleri ile karşılaşıldığını anlattı. Binnet, şunları kaydetti:

''Son yönetmelikten sonra üniversitenin bünyesinde Doku bankası kurulduğunu anımsatarak, ''Halen organlarını bağışlamış kadavralardan alınan kemik, menisküs ve bağlar Doku Bankası'nda toplanmıştır. Doku Bankacılığı ile kadavralardan elde edilmesinden, hazırlanıp, saklanmasına ve hastaya nakline kadar olan tüm aşamaların AÜ Tıp Fakültesi bünyesinde kurulan ve ticari olarak kar amacı gütmeyen bir banka ile sağlanmaktadır.

Doku bankasında saklanan veya hazırlanan yapılar, biyolojik bir materyaldir ve vücut tarafından tanınır ve ona göre işlem görür. Özellikle kemik dokular, zaman içerisinde yeniden şekillendikçe kişinin kendi kemiği haline gelir. Bağışıklık açısından genellikle büyük bir problem yaratmazlar. Büyük doku kayıplarının tedavisinde idealdirler ve doku miktarı sınırlaması yoktur. Ameliyat süresi ve hastanede kalış süresi daha kısadır.

Az da olsa ümmünolojik reaksiyon oluşabilir. Potansiyel hastalık taşınması riski vardır. Hazırlanma ve sterilizasyon aşamalarında emek ve yoğun çalışma gerektirir.

Ocak ayı içerisinde bu alanda çeşitli ameliyatlar yapılacak.''

AÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlker Ökten de sağlık alanındaki ve SUT'la ilgili gelişmeler sonrasında üniversite hastanelerinde organ nakillerinin hızla azalmaya başladığınız söyledi. Bu alanda üniversitelerin desteklenmesi belirten Ökten, gerekli kolaylıkların sağlanması gerektiğini vurguladı.

Konuşmaların ardından organ nakli koordinatörlerinin, ''Operasyon sonrası vücut bütünlüğü nasıl korunacak-'' şeklindeki soru üzerine, uzmanlar alınan kemik ya da diğer kısımların çeşitli şekillerde doldurulduğunu ve bütünlüğün bozulmadığını söyledi.

Op. Dr. Erkan YILDIRIM

slm hocam ben manisa akhisardan yaziyom hocam doguşdan her iki akcigerim çalişmiyor .doktorlar akciger nakline yazilman gerikiyor diyorlar.adim ahmet ... devamı