Amerikan Gastroenteroloji Kolejinin, San Diego’da yapılan yıllık toplantısında açıklanan bir araştırmaya göre, İltihabi Bağırsak Hastalığı (IBD) olan kişilerin, cilt kanserine yakalanma riski daha yüksek olabilir.

Araştırmacılar bu riskin, IBD’yi kontrol etmek için kullanılan ilaçlarla bağlantılı göründüğünü belirttiler. Bazı ilaçların bu riski, diğerlerine göre daha fazla artırdığını ortaya çıkardılar.

Araştırmacılar şu değerlendirmeyi yapıyorlar: “Bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaç, özellikle de tiopürin sınıfından ilaçları kullananlarda cilt kanseri riski daha yüksektir. Bu ilaçları kullanmayan iltihabi bağırsak hastalığı hastalarıyla karşılaştırıldıklarında, cilt kanserine yakalanma riskleri üç kat daha fazladır.”

Daha önce yapılan başka çalışmalar da, iltihabi bağırsak hastalarında yüksek cilt kanseri riski bulurken, araştırmacılar kendi çalışmalarının tamamıyla belli ilaçları hedef alan ve onlar üzerinde yoğunlaşan ilk çalışmalardan biri olduğunu belirtiyorlar. 

Çalışmada önce, Chrons hastalığı olan 26 bin 403 iltihabi bağırsak hastasıyla, ülseratif koliti olan 26 bin 974 iltihabi bağırsak hastalığı hastasının, 1996’dan 2005’e kadar olan verileri değerlendirildi. Her bir hasta yaşına, cinsiyetine ve ülkenin hangi bölgesinden olduğuna göre, iltihabi bağırsak hastalığı olmayan 3 hastayla eşleştirildi.

İltihabi bağırsak hastalığı, hem ülseratif kolit (kalın bağırsakta ülser ve iltihap olması) hem de Chrone hastalığını (sindirim sisteminin tamamında olabilen ancak daha çok ince bağırsağı etkileyen iltihabi hastalık)  ifade etmek için kullanıldı. Bu hastalıktan genellikle sindirim kanalının değişik bölümleri etkilenir, her iki hastalık da kronik iltihaplanma içerir ve ishal, anüs kanaması ve karın krampları gibi belirtilere neden olur. (İltihabi bağırsak hastalığı, sindirim sisteminde iltihap ve hasarın olmadığı hassas bağırsak sendromundan farklıdır.)

İltihabi bağırsak hastalığının nedeni bilinmiyor ama uzmanlar, bağışıklık sisteminin vücuda uygunsuz şekilde reaksiyon göstermesiyle ilgili olduğunu belirtiyorlar.

Sonuçta, araştırmacılar iltihabi bağırsak hastalarının habis olmayan cilt kanserine yakalanma risklerinin, karşılaştırma grubundaki hastalardan 1,6 kat fazla olduğunu ortaya çıkardılar.

Sadece iltihabi bağırsak hastalığı hastaları

Araştırma ekibi, çalışmada sadece iltihabi bağırsak hastalarına ve aldıkları özel ilaçlara baktı. İltihabi bağırsak hastalığını tedavi etmek için, bağışıklık sistemini baskılamak amacıyla çok çeşitli ilaçlar kullanılır. Araştırmacılar cilt kanseri olan 742 iltihabi bağırsak hastasıyla, cilt kanseri olmayan 2 bin 968 iltihabi bağırsak hastasını karşılaştırdılar.

Bulgular arasında şunlar vardı:

  • Geçen 90 günde herhangi bir bağışıklık baskılayıcı ilaç kullanmak, cilt kanseri riskini 3,2 oranında arttırdı.
  • Riski en fazla tiopürin ilaçları artırdı, biyolojikler (kandan, kan ürünlerine ve aşıya kadar birçok tıbbi ürün) de onları izledi. Tiopürinler arasında merkaptopürin ve azatioprin vardı. Biyolojiklerse, infliximab ilacı ve diğerleriydi. 
  • Uzun dönemli (bir yıl ya da daha fazla) kullanım cilt kanseriyle daha güçlü şekilde bağlantılıydı. Örneğin, bir yıldan fazla tiopürin ilaçları kullananlarda, cilt kanseri riski dört kat daha fazlaydı. Uzun dönemli biyolojikler kullanan Chrone hastaları da iki kat fazla riskle karşı karşıyaydı.

Araştırmacılar, ilaçların neden melanom olmayan cilt kanseri riskini artırıyor gibi göründüğünün belirsiz olduğunu dile getiriyorlar.

Diğer araştırmalarınsa, ilaçların cildin güneşe hassasiyetini artırıyor olabileceğini ileri sürdüklerini belirtiyorlar.

Uzmanlar ayrıca, iltihabi bağırsak hastalığının sonucu olarak bağışıklık sisteminin kendisini değiştirmesinin de, cilt kanseri riskini artıran faktörlerden birisi olarak göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtiyorlar.

İkinci seçenek

İltihabi bağırsak hastalığı üzerinde klinik çalışmalara ve araştırmalara yoğunlaşan bilim insanları, yeni araştırmanın sonuçlarının sürpriz olmadığını belirtiyorlar:

“Bizim her zaman, yaygın kanserlerin, kronik olarak bağışıklığı baskılanmış kişilerde belki de daha yaygın olduğu konusunda şüphemiz vardır.” 

Cilt kanseri riski olanlar için “Bulgular, doktorların ve hastaların farklı düşünmelerini sağlamalıdır. Tarihsel olarak biz, cilt kanseri hastalarını Kuzey yarım küreden Kafkasyalılar olarak düşünüyoruz,” diyorlar. Ama diğer birçoğu da risk altındadır.

Uzmanlar; “İnsanlar, bu bulgular sebebiyle herhangi bir ilacını değiştirmemelidir” uyarısını yapıyorlar. Hastaların yapacakları en doğru şey, riskin farkında olmak, ciltlerini yakından gözlemek ve geniş spektrumlu güneş kremleri kullanmak gibi güneşe ilişkin önlemleri sıkıca uygulamaktır.

Uzmanlar, “Uzun süreler bağışıklık baskılayıcı ilaç kullanan hastaların ciltlerini kontrol etmek konusunda tetikte olmaları ve güneşten korunma uygulamalarını her gün tekrarlamaları gerekir,” diyorlar.

Prof. Dr. İbrahim YURDAKUL

Hocam merhaba, Ben 40 yaşındayım, hiçbir şikayetim olmadan kontrol amaçlı endoskopi ve kolonpskopi yaptırdım. Biraz evhamlı biryimde :) Ailemde değil ... devamı