Aşılar

DTaP ve Tdap Aşıları                 

DTaP, 7 yaşından küçük çocuklarda difteri, tetanos ve boğmaca virüslerinin neden olduğu çok tehlikeli üç hastalığa karşı direnç sağlar. Tdap ise, yetişkinlerde ve gençlerde hastalığa karşı korumayı devam ettiren takviye aşısıdır.

Difteri nefes alma problemleri, felç, kalp yetmezliği ve ölüme yol açabilen solunum yolları hastalığıdır. Çok bulaşıcı bir hastalıktır, öksürük ve hapşırıkla yayılır. Tetanoza veya çene kilitlenmesine, toprakta bulunan bir virüs neden olur. Bu virüs vücuda girdiğinde, sinir sistemine zarar veren, adale kasılmasına yol açan, tedavi edilmediği takdirde ölüme neden olan  toksin adı verilen bir madde salgılar.

Boğmaca, çocuklarda öksürük spazmına sebep olan, yemek yemelerini, içmelerini veya nefes almalarını zorlaştıran oldukça bulaşıcı bir hastalıktır. Zatürreye, felce, beyinde hasara ve ölüme neden olabilir.

Aşı bulunmadan önce bu hastalık çok yaygındı. Aşı, bu hastalığın bir kişiden diğerine geçmesine engel olarak toplumu korur, hatta zamanında aşı olmamış kişilere kısmi koruma sağlar. Eğer insanlar aşılanmazsa, bu üç hastalık çok hızlı yayılır, binlerce insan hasta olur ve hatta ölebilir.

Aşılar Arasındaki Farklar

DTaP ve Tdap Aşıları Arasındaki Fark Nedir?

Her iki aşı da, bu üç hastalığa neden olan bakterilerin ürettiği aktif olmayan toksinleri içerir. Aktif olmaması, bu maddenin hastalığa neden olmamasını ve vücudun toksinlere karşı direncini sağlayan antikor üretmesini sağlar. DTaP aşısı, 7 yaşından küçük çocuklarda kullanılır. Tdap aşısı ise, dozu azaltılmış difteri ve boğmaca aşısıdır, 11-12 yaşında ve 19-64 yaş arasındaki yetişkinlere yapılır.

Vücudun aşıyla kazandığı direnç, zaman içinde azalır. Normalde, takviye tetanos ve difteri aşısı her 10 yılda bir yapılır. Bu takviye aşısı Td aşısından gelir. Fakat boğmaca öksürüğünün direnci çocuklarda azalır. İlki kadar kuvvetli olmayan boğmaca aşısı takviye aşısına ilave edilerek, Tdap aşısı yapılır. Günümüz aşılarında bir doz Td aşısı yerine Tdap aşısı, 11 ila 64 yaşındaki kişilere tavsiye edilir.

Ne Zaman Yapılmalıdır

Çocuklara DTaP Aşısı Ne Zaman Yapılmalıdır?

Çocuklara 5 dozluk aşı aşağıdaki tabloya göre verilecektir:

  • Bir doz 2 aylıkken
  • Bir doz 4 aylıkken
  • Bir doz 6 aylıkken
  • Bir doz 15 ila 18 aylıkken
  • Bir doz 4-6 yaşında

Riskler

DTaP Aşısı Olmaması Gereken Çocuklar Var Mı?

Aşının yapılacağı zaman, orta dereceli veya ağır hasta olan çocukların iyileşmeden aşı olması tavsiye edilmez. Soğuk algınlığı veya hafif ateş gibi daha hafif  hastalıklar ise, çocukların aşı olmalarına engel olmamalıdır.

Eğer çocuklar ilk aşıdan sonra şiddetli reaksiyon gösterirlerse, ikinci doz uygulanmamalıdır.

Eğer bir çocuk aşı olduktan sonraki 7 gün içinde beyin ve sinir sistemiyle ilgili bir hastalığa yakalanırsa, ikinci doz verilmemelidir.

Bazı çocuklar, DTaP içinde bulunan boğmaca aşısına reaksiyon gösterebilir; bu çocuklara ikinci doz verilmemelidir. Bununla beraber DT adı verilen aşı çocukları difteri ve tetanostan korur. Çocuğunuzda aşağıdaki reaksiyondan herhangi biri görülürse, doktorunuzu arayın.

  • DTaP aşısından sonra inme indiyse veya yığılıp kaldıysa
  • DTaP aşısından sonra 3 saat durmadan ağladıysa
  • DTaP aşısından sonra 40 derece ateş görüldüyse

DTaP ve Tdap İle İlgili Herhangi Bir Tehlike Var Mı?

Diğer ilaçlarda da olduğu gibi, aşıların da yan etkileri vardır. DTaP ve Tdap ile ilgili ciddi sorunlarla karşılaşma riski çok azdır. Öte yandan, aşı olmadığı zaman çocuğunuzun difteri ve boğmaca gibi hastalıklara yakalanma riski çok fazladır.

Aşıyla ilgili en ciddi sorunlardan biri alerjik reaksiyondur. Ancak bu, bir milyon aşıda bir görülür. Eğer bir reaksiyon görülecekse, aşı yapıldıktan sonra birkaç dakikayla birkaç saat arasında görülür. Bu ihtimal nadir olsa bile, alerjiye karşı uyanık olmalı, görüldüğünde hemen tıbbi yardım alınmalıdır. Belirtiler arasında aşağıdakiler yer alır:

  • Zor nefes alma
  • Seste kalınlaşma
  • Hırlayarak nefes alama
  • Kurdeşen
  • Soluk beniz
  • Halsizlik
  • Hızlı nabız
  • Baş dönmesi

Nadiren görülen diğer sorunlar uzun süreli inme, koma veya bilinçte azalma ve beynin zarara uğramasıdır. Bu vakalar o kadar nadirdir ki, bunların gerçekten aşıdan mı, yoksa başka bir nedenden mi kaynaklandığı tam olarak bilinmemektedir.

Aşı olduktan sonra genelde küçük sorunlar oluşabilir. Bunlar aşağıda listelenmiştir:

  • Ateş    
  • Aşının yapıldığı yerde kızarıklık ve şişme
  • Aşının yapıldığı yerde ağrı ve hassaslık
  • Panik hissi
  • Yorgunluk
  • Kusma

Bu sorunlar, genellikle aşıdan bir veya iki gün sonra oluşur ve çabuk geçer. Eğer çocuğunuza herhangi bir nedenden dolayı inme indiyse, ateşinin kontrolü önemlidir. Aşıdan sonraki 24 saat içinde, aspirin olmayan ağrıkesiciler kullanmak ateşi kontrol altına alır ve ağrıyı azaltır. 18 yaşından küçük çocuklara ateş için aspirin vermeyin. Aspirin hayati tehlike oluşturan Reye Sendromuna neden olur ki, bu da beyinde ve karaciğerde hasara yol açar.

Aşıları zamanında yaptırmak, sizin ve çocuğunuz için hem önemlidir hem de sizi yaşadığınız toplumda ciddi hastalıkların neden olduğu büyük tehlikelerden korur.

Op. Dr. Ebru ZÜLFİKAROĞLU

merhaba.ben yalovada yaşıyorum.eşimin genital bölgesinde siğiller var.26 yaşındayım.hpv aşısı olmalı mıyım?... devamı