Kolonoskopi muayeneleri gerçekleştiren bazı doktorlar prekanseröz polipleri fark etmede diğerlerinden daha iyidir ve yeni yapılan bir araştırma bu becerinin daha iyi sonuçlarla ilişkili olduğunu doğrulamaktadır.

Çalışma, kolorektal kanserlerin teşhis edilmesi olasılığının daha az olduğunu, testi gerçekleştiren doktorun en az  yüzde 20 oranında iyi huylu polipler tespit ettiğini ortaya çıkarmıştır.

Bu, gerçekleştirilen her 100 kolonoskopi prosedüründe tarama esnasında doktorun yüzde 20 oranla bir veya daha fazla prekanseröz polip (adenom) keşfettiği anlamına gelmektedir.

Araştırma, New England Tıp Dergisi’nin 13 Mayıs tarihli sayısında yayınlanmıştır.

Araştırmacılara göre, adenom tespit oranı kolonoskopi için kabul edilen bir kalite göstergesidir ancak şimdiye kadar daha düşük kolorektal kanseri oranları ile ilişkili olduğu kanıtlanmamıştır.

Kolonoskopi taraması küçük bir kamerası bulunan ince, esnek, aydınlatılmış bir hortumun kanser kanıtı veya prekanseröz polipler aramak üzere kalın bağırsaktan sokulmasını içerir. Şüpheli polipler bulunduğunda prosedür esnasında çıkarılırlar.

Kolonoskopilerin hayat kurtardığı açıkça ortada olsa da, muayenenin kalitesinin gerçekleştiren doktorun becerisine yüksek ölçüde bağımlı olduğu uzun zamandır bilinmektedir.

Bu yüzden doktorun becerisini değerlendirmek üzere çeşitli göstergeler ileri sürülmüştür.

Adenom tespit oranına ilaveten, doktorun kalın bağırsak başlangıcına veya kör bağırsağa ne sıklıkta ulaşabildiğinin ölçümü de muayene kalitesini değerlendirmek üzere kullanılır.

Kolonoskopi Kalitesinin Değerlendirilmesi

Yakın zamanda yayınlanan bir çalışmada araştırmacılar bu kalite değerlendirme ölçütlerinin ilk muayene ve takip muayenesi arasındaki sürede kanser riskini ne kadar iyi öngördüğünü araştırmışlardır.

Polonya’da 2000 sonundan 2004’e kadar her biri yaklaşık 145 kolonoskopi gerçekleştiren 186 doktorun kayıtlarını analiz etmişlerdir.

Doktorların, ortalama adenom tespit oranları yüzde12 civarında, kör bağırsağa ulaşma ortalamaları ise yüzde 94 idi.

Çalışmada kalın bağırsağın başlangıcına ulaşmak, programlı takip taramasından önce kolorektal kanser teşhisi ile ilişkilendirilmemişti ancak adenom tespit oranı kesinlikle ilişkili idi.

Belirtildiği kadarıyla, taranan 45,000 hastada kırk iki adet bu tür kanser tespit edildi ancak bunlardan yalnızca bir tanesi, muayenesi yüzde 20 üstü adenom tespit oranı bulunan bir doktor tarafından gerçekleştirildi.

Araştırmacılara göre, kolonoskopileri, yüzde 20’nin üzerinde tespit oranları olan doktorlar tarafından gerçekleştirilen hastalar arasında risk önemli ölçüde daha yüksek idi.

Kolonoskopi gerçekleştiren doktorların adenom tespit oranlarını takip etmesi ve bu bilgiyi hastalarına vermesi gerektiği ifade edilmektedir.

Uzmanlara göre, hastalar bu tür bir veriyi talep etmeye başlarsa daha sık görülmeye başlayabilir.

Diğer yandan, çalışma kalın bağırsak başlangıcına ulaşmayı muayene kalitesinin bir ölçütü olarak gösterememiştir.

Çalışmalar, bir doktorun hortum geri çekilirken kalın bağırsağı incelemeye ne kadar zaman ayırırsa o kadar iyi olduğunu göstermiştir.

Doktorların kolonoskopinin geri çekme aşamasına en az altı dakika ayırması önerilmektedir. Bu uygulamanın yakın bir zamanda yapılan değerlendirmesi, bunu yapanların daha az zaman ayıranlara göre önemli ölçüde daha fazla polip tespit ettiğini ortaya koymuştur.

Uzmanlara göre gözden kaçan poliplerin çıkış esnasında daha dikkatli inceleme ile tespit edilebileceği açıkça ortadadır.

Kolonoskopi olan kişiler, doktorlarının adenom tespit oranını veya geri çekme süresini bilmiyor olsalar bile bulgulara güvenebilirler.

Kolonoskopi, kanserin tespiti ve önlenmesinde oldukça etkili bir araçtır.

Prof. Dr. Erhun EYÜBOĞLU

merhaba doktor bey.. tuvaletimi yaparken makatımdan birsey cıkıyordu doktora gittim polip olduğunu iyi huylu oldugunu öğrendm doktor polibin alınmasın... devamı