Evde Tedavi

Evde Tedavi

  • İlk öncelik, solunumu ve nabzı dikkatli bir şekilde kontrol ederek gerektiğinde kardiyopulmoner resüsitasyona başlamaktır.
  • Kişinin bilinci yerinde değilse, ciddi solunum zorluğu varsa veya nabzı hissedilmiyorsa 112 yi arayın.
  • Hastanın kalp atışı çok zayıf ve yavaş olabileceğinden kardiyopulmoner resüsitasyona başlamadan önce en az bir dakika boyunca nabız kontrolü yapılmalıdır. Bu hastaların dikkatsizce ve sertçe hareket ettirilmesi kalp ritminde ölümcül değişimlere yol açabilir.
  • İkinci öncelik, hastayı yeniden ısıtmaktır.
    • Bütün ıslak kıyafetleri çıkararak hastayı kapalı ortama taşıyabilirsiniz. Mümkünse ısı kaybını yavaşlatmak üzere kişiyi kurutabilirsiniz.
    • Hastanın içip içemeyeceğini görmek üzere kafein ve alkol hariç sıcak içecekler verilebilir.
    • Hastanın vücudunu battaniyeler ve alüminyum folyolarla kaplayıp onu bir uyku tulumuna yerleştirebilirsiniz. Radyatör veya sıcak su banyosu gibi dış ısı kaynaklarıyla aktif olarak ısıtmaktan kaçının. Bu yalnızca titremeyi artırarak iç sıcaklık artışını yavaşlatır.
    • Kasları yoracak hareketlerden kaçınılmalıdır.
  • Ellerin ve ayakların üşümesi gibi, bazı soğuğa maruz kalma türleri, evde bakım teknikleriyle tedavi edilebilir.

Tıbbi Tedavi

Tıbbi Tedavi

  • Doktor öncelikle solunum veya nabız durması gibi hayati bir tehlike bulunup bulunmadığını değerlendirilir. Hasta nefes almıyorsa nefes almasına yardımcı olmak üzere bir tüp yerleştirilir. Hastanın nabzı bulunmuyorsa kalp masajına başlanır.
  • Kişi yanıt vermiyorsa bir doz tiamin verilerek kan şekeri kontrol edilir. Bunun nedeni, bilincin yerinde olmamasının bunlardan kaynaklanmadığından emin olmaktır.
  • Kalp monitöründe kalbin düzensiz atmadığı (ventriküler fibrilasyon) görülürse kalbi defibrile etmek üzere göğse elektrik şoku verilebilir. Bu prosedür öncelikle 3 kere, kişinin sıcaklığı artmaya başladıktan sonraysa aralıklı olarak denenebilir.
  • Burundan mideye bir boru sokulabilir ve idrarı takip etmek üzere mesaneye bir kateter yerleştirilir. Bir damar yolu açılarak hipotermi hastalarında sıklıkla görülen sıvı kaybını tedavi etmek üzere ılık sıvılar verilir.
  • Bu esnada yeniden ısıtma süreci başlamıştır. Yeniden ısıtmanın 3 kategorisi bulunur:
    • Pasif harici yeniden ısıtma: Bu yöntem hafif hipotermi için idealdir. Etkili olması için kişi kendiliğinden yeniden ısınmaya yeterli sıcaklık üretebilmelidir. Hasta uygun bir sıcak ortama yerleştirilerek izole edilir. Bu yöntemde iç sıcaklığın saatte birkaç derece artması beklenir. 30°C altındaki bir iç sıcaklıkta titreme ortadan kalkar. Kişinin kendi sıcaklığını artırma becerisi bulunmaz ve pasif harici yeniden ısıtma etkisizdir.
    • Aktif harici yeniden ısıtma, sıcaklığın cilde uygulandığı tartışmalı bir tekniktir. Sağduyu bunun etkili bir yeniden ısıtma yöntemi olduğunu düşündürse de komplikasyonları bulunur. Vücudun tamamına uygulanan sıcaklık beynin kol ve bacaklarda daralan damarları genişletmesine yol açar. Bu, kollarda ve bacaklarda hapsolmuş soğuk kanın vücuda dönmesini sağlayarak vücut sıcaklığını düşürebilir. Bu kan aynı zamanda vücuda akarak kandaki asit oranının tehlikeli şekilde artmasına yol açan toksinler ve asitler taşır. Bu ve başka nedenlerden dolayı aktif harici yeniden ısıtma kullanılırsa yalnızca gövde üzerine uygulanır.
    • Aktif merkezi yeniden ısıtma, iç sıcaklığı hızlı bir şekilde artırmanın en etkili yoludur. Harici yeniden ısıtmayla ilişkili birçok tehlikeden kaçınmayı sağlar. Aktif merkezi yeniden ısıtma, kişinin kalbi kararsız durumdaysa, vücut sıcaklığı 32,2°C altındaysa, kişi çok yavaş yeniden ısındığında ya da ikincil hipotermi halinde hiç ısınmadığında kullanılır. Aktif merkezi yeniden ısıtma çeşitli yöntemlerle uygulanabilir.
      • Hava yolu: Hastaya bir solunum tüpü veya oksijen maskesi aracılığıyla ısıtılmış, nemlendirilmiş hava verilir.
      • Periton diyalizi: Bir kesiden karın içine ısıtılmış sıvı verilerek daha sonra geri alınır. Bu döngü 20 ila 30 dakikada bir tekrar edilir. Bunun başlıca faydası akciğerin hızla yeniden ısınarak vücudu toksinlerden temizlemeye başlayabilmesidir.
      • Isıtmalı irigasyon: Kaburgalar arasına tüpler yerleştirilerek akciğerlere ve kalbe ılık su uygulanır. Etkileri kesin değildir.
      • Diyatermi: Bu, derin dokulara sıcaklık sağlamak üzere ultrason ve düşük frekanslı mikrodalga radyasyonu kullanılan yeni bir yöntemdir.
      • Ekstrakorporeal: Bir dizi yöntemden biri kullanılarak kan, kişinin vücudundan bir ısıtıcıya, oradan da tekrar kan dolaşımına aktarılır. Bu halihazırda kullanılan en hızlı yöntemdir.