Penisiniz Hakkında Bilmediğiniz 5 Şey

Tıp uzmanları erkeklerin ve kadınların eğitici- ve şaşırtıcı- bulacakları ilginç gerçekleri açıklıyor.

İşte penisiniz hakkında merak ettiğiniz ama sormaya korktuğunuz bazı şeyler.

1. Penisiniz Kafasına Göre Hareket Eder.

Muhtemelen penisinizin sık sık içinden geleni yaptığını fark etmişsinizdir. Ereksiyon olmanın tamamen uygunsuz olduğu ama engelleyemediğiniz zamanları hatırlayabilirsiniz.

Penisiniz üzerinde kollarınız veya bacaklarınız gibi vücut kısımlarından daha az hakimiyetiniz olduğu doğrudur. Bunun sebebi penisin sinir sisteminin her zaman sizin bilinçli kontrolünüz altında olmayan bir kısmına cevap vermesidir. Buna otonom sinir sistemi denir; aynı zamanda kalp hızını ve kan basıncını da düzenler.

Cinsel uyarılma genellikle isteğe bağlı değildir. Bilinçli zihin suça iştirak eder ama cinsel uyarılmanın çoğu sempatik sinir sisteminde olagelir. Ayrıca uykunun REM aşamasında beyinden gelen uyarılar ister seks hakkında ister çalışmayı unuttuğunuz bir sınav hakkında rüya görüyor olun ereksiyonlara sebep olur. Ağır kaldırmak veya bağırsak hareketi için zorlamak da ereksiyon üretebilir.

Penisiniz tıpkı onayınız olmadan büyüdüğü gibi bazen büzülür. Bir erkekte gevşek penisin boyutu epey değişir. Soğuk su veya soğuk hava penisinizi büzüştürür. Bu, sempatik sinir sisteminin bir işlevidir.

Psikolojik stres de sempatik sinir sistemini ilgilendirir ve stresin soğuk duşla etkisi aynıdır. Gevşediğinizde ve kendinizi iyi hissettiğinizde gevşek penisiniz stresli olduğunuzdakinden daha büyük görünür. Psikolojik stres libido kaybı ve ereksiyonla ilgili problemlerle sonuçlanabilir. Hem stres hem de endişe, geçici ereksiyon bozukluğunun, EB’nin, önde gelen sebepleridir. Stresle başa çıkabilmek ve endişeyi kontrol edebilmek sertleşme işlevinizi geri almanıza yardımcı olacaktır.

Elbette tüm ereksiyon bozukluklarına stres gibi psikolojik problemler sebep olmaz. Damar tıkanıklığı veya yüksek tansiyon gibi fiziksel problemler de penisinize kan akışını kısıtlayabilir. Tip 2 diyabet, ereksiyonun bir parçası olan hem damarlara hem de sinirlere zarar verebilir. Aşırı alkol tüketimi de ereksiyon olmayı engelleyebilir.

2. Penisiniz ‘büyüyen’ veya ‘gösterişçi’ olabilir.

Erkekler arasında gevşek penisin boyutu ve tam sertleşme uzunluğu arasında tutarlı hiçbir ilişki yoktur.

80 erkekle yapılan bir çalışmada araştırmacılar gevşekten erekt uzunluklara artışların 6,5 cm.den 8 cm.e kadar epey değişiklik gösterdiğini bulmuştur.

Bu verilerin klinik önemi ne olursa olsun soyunma odası önemi büyüktür. Büyük gevşek penisli bir adamın ereksiyonla çok daha büyüyeceğini varsayamazsınız. Ve penisi ufak görünen birisi büyük bir ereksiyonla sizi şaşırtabilir.

Cinsellik araştırmacısı Alfred Kinsey’in yaptığı binden fazla ölçümün analizi daha kısa gevşek penislerin daha uzun gevşek penislere göre yaklaşık iki kat daha fazla uzunluk kazandığını göstermektedir.

Ereksiyonla fazla uzunluk kazanmayan penis ‘gösterişçi’ olarak bilinir ve çokça uzayanın ise ‘büyüyen’ olduğu söylenir. Bunlar tıbbi terimler değillerdir ve neyin gösterişçi neyin büyüyen olduğuna dair bilimsel olarak tespit edilmiş eşikler yoktur.

Kinsey’in verileri çoğu penisin aşırı gösterişçi veya büyüyen olmadığını ortaya koymaktadır. Penislerin yaklaşık yüzde 12’si ereksiyonla toplam uzunluklarının dörtte birini veya daha azını edinmişlerdir ve yaklaşık yüzde 7 erekt iken uzunluklarını ikiye katlamışlardır.

No.3 Penisinizin şekli bumerang gibidir.

Penisiniz bir bumerang şeklindedir. Yerin üzerinde büyük bir meşe ağacının tamamını görmediğiniz gibi pelvisinizin içinde katlanmış ve kasık kemiğinize bağlı penis kökünüzü de görmezsiniz.

MR tarayıcısının içinde seks yapan erkekleri ve kadınları incelemiş bir Fransız araştırmacının belirttiği gibi, bir MR resminde penis belirgin bir şekilde bumerang gibi görünür.

Cerrahi ‘penis büyütme’ yöntemlerinden biri penisin kökünü pelvisin içinde yukarı doğru tutan bağ dokuyu kesmektir. Bu operasyon penisin daha fazla kısmını vücuttan dışarı çıkarıp bazı erkeklere biraz fazladan uzunluk verebilir ama yan etkileri vardır. Asıcı bağ denilen bu bağ doku ereksiyonu sağlam hale getirir. Bağın kesilmesiyle erekt penis yukarı doğru açısını kaybeder ve tabanda bocalar. Sağlamlığın olmaması yaralanmaya yol açabilir.

4: Penisinizi Kırabilirsiniz.

‘Penis kemiği’ yoktur ama yine de penisinizi kırabilirsiniz. Penis kırılması denilen durum hafif bir yaralanma değildir. Bu gerçekleştiğinde ‘bir pat veya çat sesi’ olur. Daha sonra penis siyah ve mavi renk alır. Ve korkunç bir ağrı olur.

Penis kırılması nadirdir ve tipik olarak genç erkeklerin başına gelir çünkü bunların ereksiyonları oldukça katı olma eğilimindedir.

Penis kırılmasını şöyle engelleyebilirsiniz: Penisinizi çok kaba bir şekilde kullanmayın. Penis kırılmasının en yaygın oluş şeklinin erkeğin seks sırasında çok sert ve hızlı girmesi ve partnerinin kasık kemiğine çarpması olduğu biliniyor. Ayrıca seks sırasında erkeğin üzerinde çılgınca hareket eden kadın da erkeğin penisini kırabilir.

Peyronie hastalığı, penis kırılmasıyla ilgili yaşlı erkeklerde daha fazla görülen bir durum. Yaşlı bir erkeğin ereksiyonu o kadar katı olmayabilir ama yine de seks için yeterince serttir. Zaman içinde seks sırasında penis belirli bir yöne çok fazla eğilirse dokudaki küçük yırtılmalar iyileşme dokuları oluşturabilir ve biriken iyileşme dokuları penise anormal eğimli bir şekil verebilir.

Tüm penis eğrilikleri problem değildir ama  neyin normal olduğu konusunda epey değişkenlik vardır.

5: Dünyadaki çoğu penis kesilmemiştir.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve HIV/AIDS hakkında Ortak Birleşmiş Milletler programı (UNAIDS) raporu dünya çapında yaşları 15 ve üstü erkeklerin yalnız yüzde 30’unun sünnetli olduğunu tahmin etmektedir.

Oranlar bölgeye ve milliyete göre epey değişmektedir. Neredeyse dünyadaki tüm Musevi ve Müslüman erkeklerin penisleri sünnetlidir ve hep birlikte küresel olarak tüm sünnetli erkeklerin yüzde 70’ini oluştururlar.

Amerika dini olmayan sebeplerle sünnet edilmiş erkeklerin en yüksek oranda olduğu yerdir. Musevi ve Müslüman olmayan Amerikalıların kocaman bir yüzde 75’i sünnetlidir. Kanada’da bu oran yalnız yüzde 30, İngiltere’de yüzde 20 ve Avustralya’da sadece yüzde 6’dır.

Sağlık ve kozmetik sebeplerle erkek bebekleri sünnet etme uygulaması Amerika’da tartışmalı bir hal almıştır. Ama yakın zamanda Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve UNAIDS penisleri sünnetli erkeklerin HIV ile enfekte olma risklerinin daha düşük olduğuna dair delile dayanarak yetişkinler için sünneti tavsiye etmiştir.

Amerika’da yeni doğan erkeklerin yaklaşık yüzde 65’inin sünnet edildiği tahmin edilmektedir. (CDC)

Op. Dr. Sinan GÖKER

Hocam merhaba.16 yaşında sebebini bilmediğimiz bir şekilde gözümde katarak oluştu ve 7 ayrı doktorlara tedavi olmama ragmen olumsuz sonuç aldım bu kat... devamı