Dissemine skleroz (istemli hareketlerde tutukluk) ya da ensefalomiyelit dissemine (beyin ve omuriliğin iltihabı) diye bilinen multipl skleroz, çoğunlukla bağışıklık sisteminin sakatlandığı kronik bir hastalıktır. Koşullar bağışıklık sisteminin merkezi sinir sistemine saldırmasına neden olur ve belirtileri arasında, uzuvlarda hissizlik, tutukluk ya da görme kaybı vardır. 

Bununla birlikte, multipl skleroz hastalığının gelişmesi kişiden kişiye değişiklik gösterir. Bu nedenle, hastalığın her bir kişiyi nasıl etkileyeceğini tahmin etmek, ölçümlemek güçtür. Aslında MS’de kabul edilen 4 farklı hastalık seyri vardır ve bunların her biri hafif, ılımlı ya da ağır belirtileri içerir.

Belki de bu yüzden, multipl sklerozun nedenleri, tedavisi ve hastalığın seyrine ilişkin tahminler konusundaki yanlış anlamalar sürüyor. Burada en yaygın olan ilk 7 efsaneyi açıklığa kavuşturuyoruz.

Efsane 1: Multipl skleroz ölümcüldür.

Gerçek: Yaygın inanışın aksine, MS nadiren ölümcüldür. Aslında, Amerikan Ulusal MS Birliği NMSS’ye göre, MS hastalarının çoğunluğu normal ya da normale çok yakın bir hayat beklentisine sahiptir. Bununla birlikte, MS’in ağır vakaları, hastanın hayat süresini kısaltabilir.

Efsane 2: Multipl sklerozun tedavisi yoktur.

Gerçek: Hastalığın tedavisi olmamakla birlikte, hastaların koşullarla baş etmesine yardım edecek tedaviler vardır. Uzmanlar, bazı hastaların hastalıkla ilaç olmaksızın daha iyi baş ettiğini, ama bitip tekrar başlayan vakalarda, beta interferon tedavilerinin tetiklenme sayısını azalttığını ve fiziki sakatlıkları geciktirdiğini söylüyorlar. Bunun yanında, bağışıklık baskılayıcı tedavi, hastalığın ileri ve kronik biçiminin tedavisinde faydalı olabilirken, bitip tekrar başlayan vakalarda miyelin temel proteininin sentetik formu, tedavi için reçete edilebilir.

Efsane 3: MS tekerlekli sandalyeye mahkumiyet anlamına gelir.

Gerçek: MS hastaları, hastalık geliştikçe hareket sorunu yaşayabilir, ama tahminen sadece yüzde 25’i tekerlekli sandalye kullanır. Bazı hastalar harekete yardımcı hiçbir cihaz kullanmazken bazıları baston ya akülü tekerlekli sandalye kullanır.

Efsane 4: MS hastaları çalışamaz ve çocuk sahibi olamaz.

Gerçek: Uzmanların çoğu, MS hastalarına iş stresinden uzak durmalarını önerirken, hastaların birçoğu tam zamanlı ya da düşük stres düzeyinde çalışmaya devam eder. Genel olarak, multipl sklerozu olan kadınların doğum yapmamaları için bir neden yoktur. Buna ek olarak multipl sklerozu olan potansiyel anne babanın, MS’i çocuklarına geçirme olasılıklarıysa sadece yüzde 1 ila yüzde 5 arasındadır. 

Efsane 5: Multipl skleroz fiziksel acı vermeyen bir durumdur.

Gerçek: İnsanların çoğunluğu MS’i hissizlikle ilişkilendirir ama bu, hastaların ayrıca fiziksel acı yaşamadıkları anlamına gelmez. Bir çalışmaya göre, MS hastalarının yüzde 55’e yakın bir kısmı, hastalık sürecinin herhangi bir döneminde, akut ya da kronik biçimde, klinik olarak önemli acılar yaşarlar.   

Efsane 6: MS’e kötü beslenmek ve olumsuz düşünmek neden olur.

Gerçek: Bilim insanları şimdiye kadar MS’e yol açan tek bir neden tanımlamamış olsalar da, bildikleri bir şey, kötü beslenmenin ve olumsuz düşünmenin MS’e neden olmadığıdır. Güncel veriler, multipl skleroza çevresel ve genetik faktörlerin bileşiminin neden olduğunu söyler. Ek olarak, bazı çalışmalar hormonların ve virüslerin de hastalığın oluşumunda rol oynadığını gösterir.

Efsane 7: MS, beslenme değişikliği ve iyimserlikle tedavi edilebilir.

Gerçek: Dengeli beslenme ve iyimser bir bakış herkese tavsiye edilir. Ama bu tür hayat tarzı değişikliklerinin, multipl sklerozu tedavi edebildiğini gösteren bir delil yoktur.

Uzm. Dr. Hakan Rauf TÜFEKÇİ

Hocam ben 2hafta önce mr çektirdi sonuç sakroiliak eklem aralıkları antiriordahafifce daralmis eklem yüzey leri tirtiklanmis sut kontrol Skleroz ile ... devamı