Normal doğumu başlamış ve epidural kateteri takılmış olan anne adayında, epidurale bağlı olarak en sık görülen yan etkiler mide bulantısı ve tansiyon düşmesidir. Bunların içinde tansiyon düşmesi daha seyrek yaşanırken, bulantı sıklıkla yaşanır. Bu bulantılar, bulantı giderici ilaçlarla giderilebilir. Eğer epiduralin dozu iyi ayarlanmamışsa, örneğin daha düşük bir doz uygulanmışsa ya da anne adayının acı eşiği çok düşükse, doğum sancısını tam olarak gideremeyebilmektedir. Epidural anestezide hiç ağrısız doğum yapmak, çok olanaklı bir durum değildir. Çünkü bu durum, aynı zamanda kişilerin ağrı eşikleriyle de bağlantılı bir olaydır. Örneğin bazı anne adaylarının ağrı eşikleri aşırı düşük olabilir. Ancak anestezi uygulamasında da belli bir dozun üzerine çıkılması mümkün değildir. Dolayısıyla, normal doğumda uygulanan epiduralde yüzde yüz ağrısız bir doğum sağlanamamaktadır. Yine doz ayarlaması iyi yapılamamışsa, örneğin daha yüksek bir doz uygulanmışsa, bu kez de ıkınmayı olumsuz etkileyebilmektedir. Bu da doğumun ikinci evresi olan ıkınma evresinin uzamasına neden olabilir. Eğer bu süre, ilk doğumunu yapan anne adaylarında 2 saati geçerse, o zaman vakum takmak gerekebilir. İkinci, üçüncü gebeliklerini yaşayan anne adaylarında ise bu sürenin 1 saati geçmesi halinde doğum vakumla sonuçlanabilir. Çünkü doğumun ikinci evresi, tamamen anne adayının ıkınmasına bağlı bir süreçtir. Anne adayının ıkınması ve bebeği ittirmesi gerekir. Ama epidurale bağlı olarak ıkınma gücü azalabilir. Bu durum normalde beklenen bir durum değildir. Ancak çok yüksek dozda verilirse, kas gücünü etkileyebilir. Ya da aşırı duyarlılık gelişmiş olan anne adaylarının kasları, normal bir dozu çok fazla olarak algılayabilir. Bu durumlarda ıkınma gücü azalacağından, vakum gerekebilmektedir.

Doç. Dr. Lâle Zeynep Kanmaz

Anestezi altındaki hastanın spontan solunumunun geldiğini nasıl anlarız ?... devamı