Libido düşüklüğü ya da cinsel isteksizlik, temelde psikolojik bir süreçtir. Dolaysıyla bu sorunun tedavisi de psikolojik tedavi olmalıdır.
Öncelikle, aşırı cinsel isteğin çok net tanımlanmış objektif bir ölçütü mevcut değildir. Ayrıca kişinin hayatını olumsuz etkilemediği sürece de cinsel isteğin bir sakıncası yoktur.
Vakum tedavisinin diğer yöntemlere göre avantajı, vücuda hiçbir kimyasal maddenin girmemesidir. Tamamıyla mekanik koşullarla, isteğe bağlı olarak kullanılabilmesidir.
Hamilelikte aşermenin psikolojik nedenleri de vardır. Genellikle eşinden ilgi göremeyen, kalabalık bir aile ortamında gebeliğiyle ilgilenilmeyen kişilerde aşerme, kişiliğini ortaya çıkarma anlamında etkili olabilmektedir.
Bruksizm denilen diş sıkma ya da diş gıcırdatma iki nedenden kaynaklanır.
Bir takım çalışmalar, ağır stresin yumurtlama fonksiyon bozukluğu yaratabildiğini göstermiştir. Stresin tüplerde geçici spazma yol açabildiği ve buna bağlı olarak gebe kalma üzerinde olumsuz etkileri olabildiğine dair teoriler de vardır.
Bibliyomani, kitap toplama ya da biriktirmenin sosyal ilişkilerin ve sağlığın zarar gördüğü bir noktaya kadar ilerlemesini içeren obsesif kompülsif bir bozukluktur.
Andropoz, yaşın ilerlemesiyle birlikte her erkeğin yaşaması gereken doğal bir evredir. Dolayısıyla andropozu bir hastalık olarak tarif etmek yanlıştır. Andropoz her erkek için kaçınılmaz bir durumdur.
Kadınlar duygu durum bozukluğu ve depresyon hastalıklarını erkeklere oranla iki buçuk kat daha fazla yaşamaktadırlar. Bu farklılık hem beyin yapılarından hem de hormon yapılarından kaynaklanmaktadır.
Bebek memeden kesildikten sonra da anne sütünün üretimi devam eder. Bu nedenle annenin göğsünde şişkinlik ve tıkanıklık olabilir. Bu tıkanıklık ise, enfeksiyon riskini arttırır.