Prostat kanserinin teşhisinde en önemli parametre, Prostat Spesifik Antijen denilen, PSA diye bilinen kan testidir. Bu PSA testi kansere özgü bir test değildir. Prostat bezinin kendisinin ürettiği bir proteindir. Dolayısıyla PSA, bütün erkeklerde bir değer ifade eder. 

Bu değere genelde laboratuar parametreleri olarak bakıldığında, 0-4 arasında normal kabul edilir. Ancak yaşa göre de bir skala söz konusudur. Örneğin 40 yaşındaki bir insanın PSA’sı en fazla 2,5 olarak kabul edilir. 0-4 arası normal yazsa bile, 40 yaşına kadar 2,5, 50 yaşına kadar 3,5 değerleri normal olarak kabul edilir. 

Şüpheli aralık 

Bu değerlerdeki yükselmeler, örneğin bir erkeğin PSA’sının 5 çıkması mutlaka kanser olduğu anlamına gelmez. 4 ila 10 arasında çıkan değerlere gri aralık denir. Yani bu şüpheli bir aralıktır. 

Bu şüpheli aralıkta teşhisi kolaylaştırmak için, PSA’nın başka bir özel formuna daha bakılır. Bu, serbest PSA denilen bir formdur. Dolayısıyla kişiler daha doğru bir işlem yaptırmak istiyorlarsa, PSA testlerini total ve serbest PSA olarak ölçtürmeleri gerekir. 

Şüpheli durumun kesinleşmesi 

Serbest ve total PSA oranının yüzde 25’in üstünde çıktığı durumlarda kanser şüphesi yok demektir. Örneğin 47 yaşındaki erkeğin PSA’sı 4,5 olduğunda, eğer serbest ve total PSA oranı yüzde 25’in üstündeyse bu 4,5 değerinden korkmak için bir neden yoktur. Ancak yüzde 25’lerin altında bir değer çıktığında, kişi şüpheli bir şahıs haline gelir. 

Bunun anlamı, kişinin kanser açısından riskli grupta yer alması demektir. Eğer bu risk yüksek ise, o zaman tuşe rektal denilen parmakla muayene yapılır. Bu muayene sonucunda şüphe devam ediyorsa, kesin tanıya gidebilmek için mutlaka biyopsi yapılması gerekir.

Prof. Dr. Nurettin LÜLECİ

Hocam kanser hastalarında genel olarak ağrı nasıl olur?... devamı