Yağsız Diyetler Neden Sorunsuz Değil

Süpermarket rafları bugünlerde kurabiyelerden ekmeklere, meyve sularından kahveniz için yarım yağlı sütlere yağsız ürünler ile doludur. Fakat eğer amacınız kolesterol seviyenizi düşürmek için düşük yağ oranı içeren bir diyet oluşturmaksa, yağsız diye

Süpermarket rafları bugünlerde kurabiyelerden ekmeklere, meyve sularından kahveniz için yarım yağlı sütlere “yağsız” ürünler ile doludur. Fakat eğer amacınız kolesterol seviyenizi düşürmek için düşük yağ oranı içeren bir diyet oluşturmaksa, “yağsız” diyetler sihirli dokunuş değildir.

Aslında sağlık uzmanları “yağsız” gıdaların çözeceklerinden daha fazla soruna neden olabilecekleri konusunda uyarıyor.

"Yağsız" Etiketinde Neler Var?

Problem tanımda değil. “Yağsız” olarak etiketlenen gıdalar gerçekten yağsız olmak zorunda değil. Problem bazen “yağsız” gıdaların tatsız da olmasıdır. Bu nedenle tat eksikliğini gidermek için gıda üreticileri ürünlerin içerisinde özellikle şeker, un, kıvam koyultucu ve tuz gibi diğer malzemeleri fazla kullanırlar. Bu kalori içeriğini arttırabilir.

Ayrıca eğer gıda çekici değilse, doyum eksikliğini gidermek için kişinin daha fazla yemesine neden olabilir. 

Düşük Oranda Yağ Değil, İyi Yağ

Bu nedenle eğer “yağsız” gıdalar yağ oranı düşük bir diyet için uygun değilse, nedir? Son zamanlarda yapılan çalışmalar temel sağlık suçlusunun diyetteki toplam yağ miktarı olmayabileceğini göstermiştir.

Aslında 2006 yılında yayımlanan sekiz yıllık Kadın Sağlığı İnisiyatifi Beslenme Değişikliği Deneyi, düşük oranda yağ içeren diyetleri takip eden ve etmeyen kadınlarda kalp krizi, inme ve diğer kardiyovasküler hastalık türleri oranlarının neredeyse benzer seviyelerde olduğunu ortaya koydu. Diğer çalışmalar yüksek oranda yağ içeren diyetler ve kanser ve kilo alımı gibi diğer sağlık sorunları arasında bir bağlantı olmadığını ortaya koydu. 

Bunu yerine tüketilen yağın türü en önemli etmen olarak görülmektedir.

Bugün beslenme uzmanları “iyi yağ” ve “kötü yağ” terimlerinden bahsetmektedir. Bununla birlikte diyetinizdeki yağ miktarının yaklaşık olarak %30’larda tutmak hala önemlidir; fakat en önemli nokta kalp sağlığı için faydalı doğru yağ türünü tüketmenizdir.

"İyi" yağlar hem tekli doymamış hem de çoklu doymamış yağları içerir. Tekli doymuş yağlar (kanola ve zeytinyağı gibi) kandaki “kötü kolesterolü” (düşük yoğunluktaki lipoproteinler veya LDL) düşürdüğü ve “iyi” kolesterol (yüksek yoğunluktaki lipoproteinler veya HDL) miktarını artırdığı ortaya konan yağlardır. LDL kolesterol damar tıkanıklığı ve kalp hastalıkları ile ilişkilendirilmiştir. HDL aslında kandaki “kötü kolesterol türlerini temizlemektedir. Çoklu doymamış yağlar (ton balığı ve somon balığı gibi yağlı balıklarda olduğu gibi) basitçe LDL kolesterolünün düşürülmesine yardımcı olur.    

"Kötü" yağlar arasında hayvansal ürünlerde (sığır eti, domuz eti, tavuk, yağ ve diğer süt ürünleri) bulunan doymuş yağlar bulunur. Bu yağlar arasında aynı zamanda hazır fırında pişirilmiş ürünlerde ve fast food’larda kullanılan hidrojenize veya kısmen hidrojenize yağlarda bulunan translar yağlar da yer alır. Diğer “kötü” yağlar, yumurta sarısında, kırmızı ette, süt ürünlerinde ve bazı kabuklu deniz hayvanlarında bulunan kolesteroldür. Tüm bu yağ türleri yüksek LDL seviyeleri ile ilişkilendirilmiştir.  

Tüm bunlar yağsız ürünlerin kalp için sağlıklı bir diyette hiçbir rol oynamadığı anlamına gelmez. Bununla birlikte bu yağları bilinçli bir şekilde kullanmak için uzmanlar şunları önermektedir:

 

İlişkili makaleler

Gezinme deneyiminizi iyileştirmek için yasal düzenlemelere uygun çerezler (cookies) kullanıyoruz.