Nedir

Serebral Palsi (SP), gelişmekte olan beynin hasar görmesi nedeniyle oluşan bir grup kronik “palsi”yi (hareket kontrolünü bozan bozukluklar) tanımlamak için kullanılan genel bir terimdir. SP genellikle 2 ya da 3 yaş itibarıyla oluşur ve ilerlemeyen bir beyin bozukluğudur. Yani, beyin hasarı, yaşamın ileriki dönemlerinde kötüleşmeye devam etmez. Ancak, beyin hasarı nedeniyle oluşan belirtiler çoğunlukla zaman içinde değişir; bazen daha iyiye, bazen de daha kötüye gider. SP, çocuklukta kronik engelliliğin en sık görülen sebeplerinden biridir.

Her yıl yaklaşık 8000 bebeğe SP teşhisi konur ve okul öncesi yaştaki 1500 kadar çocuğun SP’li olduğu kabul edilir. Serebral Palsi Derneği 750.000’den fazla Amerikalının SP’li olduğunu tahmin etmektedir.

SP’li tüm çocukların % 35 ila % 50’sinin bu duruma eşlik eden bir nöbet bozukluğu ve zeka geriliği vardır. Bu çocuklar aynı zamanda öğrenme yetersizliğine, görme, konuşma, işitme ya da dil ile ilgili sorunlara sahip olabilir.

Bu bozukluğun sebepleri hakkında birçok şey bilinmemektedir; ama kanıtlar, doğumdan önce, sonra ve doğum sırasında oluşan enfeksiyonların, doğum hasarlarının, beyne giden oksijen yetersizliğinin yaygın faktörler olduğu teorisini destekler. Prematüre bebekler özellikle duyarlıdır. Bebekliğin ilk yıllarında menenjit gibi ciddi hastalıklar, fiziksel travma, şiddetli su kaybı, beyin hasarına sebep olabilir ve SP ile sonuçlanabilir.

Sebepleri

Serebral Palsi’nin Sebepleri

Konjenital Serebral Palsi, bebeğin rahim içinde gelişimi sırasında oluşan beyin hasarından kaynaklanır. Bu, doğum sırasında mevcuttur, ancak aylarca fark edilemeyebilir. Bu durum, Serebral Palsi’li çocukların yaklaşık % 70’inin hastalığından sorumludur. % 20’lik bir gruba ise, doğum sırasında oluşan bir beyin hasarı nedeniyle Konjenital Serebral Palsi teşhisi konmaktadır. Birçok vakada, Konjenital Serebral Palsinin sebebi bilinmemektedir. Diğer bazı sebepler şunlardır:

• Gebelik sırasındaki enfeksiyonlar: Bunlar, fetüsün gelişmekte olan sinir sistemine zarar verebilir. Bu enfeksiyonlar, rubella (kızamıkçık), sitomegalovirüs (herpes türünde bir virüs) ve toksoplazmozdur (kedi dışkısında ya da yeterince pişmemiş ette bulunan bir parazitten kaynaklanan bir enfeksiyon). Gebe kadınlarda fark edilemeyen diğer enfeksiyonlar, bugün, fetüsün gelişimsel beyin hasarının önemli bir sebebi olarak görülmektedir.

• Bebekte şiddetli sarılık: Sarılık, kanda aşırı bilirubin nedeniyle meydana gelir. Normalde bilirubin karaciğer tarafından filtre edilir. Ama çoğu zaman, yeni doğan bebeklerin karaciğerlerinin, bu işlemi etkin bir şekilde yapmak için birkaç güne ihtiyacı olur. Bu yüzden bebeklerde, doğumdan sonra birkaç gün sarılık görülmesi olağandışı değildir. Birçok vakada, fototerapi (ışık tedavisi) sarılığı yok eder ve sağlık açısından kalıcı bir sonuç olmaz. Ancak nadir vakalarda, şiddetli ve tedavi edilmeyen sarılık beyin hücrelerine zarar verebilir.

• Anne ve bebek arasında Rh uyuşmazlığı: Bu durumda, annenin vücudu, fetüsün kan hücrelerini yok eden antikorlar üretir. Bu da, yeni doğan bebekte bir sarılık türüne yol açar ve beyin hasarına sebep olabilir.

• Doğumun yol açtığı fiziksel ve metabolik travma: Bu, gelişim sırasında sağlığı tehlike altına girmiş olan bir fetüsteki beyin hasarını hızlandırabilir.

• Doğum sırasında, beynin oksijenden ciddi bir şekilde yoksun kalması ya da başa gelen önemli bir darbe.

Serebral Palsi Derneğine göre, Amerika’da, SP’li çocukların yaklaşık %10’unda, bu bozukluk doğumdan sonra ortaya çıkmaktadır. Hastalık, doğumdan sonraki ilk birkaç ay ya da yıl içinde meydana gelen beyin hasarından kaynaklanır. SP çoğu zaman, bakteriyel menenjit ya da viral ensefalit gibi beyin enfeksiyonlarından sonra ortaya çıkar ya da kafa yaralanmasından kaynaklanabilir.

Riskleri

Bir çocuğa ileride SP teşhisi konması olasılığını artıran bazı risk faktörleri şunlardır:

  • Ters doğum (doğum sırasında bebeğin ayaklarının, dizlerinin ve poposunun önce gelmesi)
  • Doğum sırasında bebekteki damarsal sorunlar ya da solunum sorunları
  • Omurga kemiğinin kusurlu oluşumu, fıtık ya da çene kemiğinin anormal derecede küçük olması gibi fiziksel doğum kusurları.
  • Doğumdan 10-20 dakika sonra düşük Apgar skoru. Apgar testi, yeni doğan bir bebeğin fiziksel sağlığı ile ilgili temel bir belirleme yapmak için kullanılır. Testte, bebeğin kalp atış hızı, nefesi, kas elastikiyeti, refleksleri ve rengi değerlendirilir ve 0 (düşük) ile 2 (normal) arasında bir puan verilir.
  • Düşük doğum ağırlığı (2500 gramdan az) ve prematüre doğum (bebeğin 37 haftadan önce doğması)
  • İkiz/üçüz ya da çoğul doğum
  • Konjenital bir sinir sistemi bozukluğu (örneğin, başın anormal derecede küçük olması, mikrosefali).
  • Doğumdan hemen sonra nöbetler

Hipertiroidizmi, hipotiroidizmi, zihinsel geriliği ya da nöbetleri olan ya da gebeliklerinin ileriki safhalarında kanaması ya da şiddetli proteinurisi (idrarda aşırı protein) olan annelerin bebeklerinin SP’li olma ihtimali daha yüksektir.

Bu risk faktörlerine sahip her çocukta SP meydana gelmez. Ancak, ebeveynler ve doktorlar bu risklerin farkında olmalı ve risk altındaki bir çocuğun gelişimini dikkatli bir şekilde izlemelilerdir.

Op. Dr. Gökçer UZER

Serebral palsi hastalarına yaptığınız ameliyatların yüzde kaçında başarılı oldunuz ve kalçasının iki tarafında kayma olan bir hastanın ameliyatını yap... devamı