Nedir

Nedir?

Psikolojik şiddet, tacizci bir davranış biçimi olup özellikle alışılmış ve güç dengesi olmadığında başkalarını etkilemek için onları zorlama ya da onlar üstünde baskı kurmaktır. Sözlü taciz, fiziksel saldırı ya da baskı içerebilir ve muhtemelen ırk, din, cinsiyet, cinsellik ya da yeterlik konularına dayanarak belli başlı kurbanlar üzerinde ısrarla sürdürülür. “Güç dengesizliğinden” kasıt sosyal güç ve/veya fiziksel güçtür. Psikolojik şiddetin yöneltildiği kurbana “hedef” denir.

Psikolojik şiddetin üç temel çeşidi vardır; duygusal, sözel ve fiziksel. Genel olarak gözdağı verme (tehdit) gibi baskı kurma yöntemlerini içerir. Psikolojik şiddet pek çok farklı yoldan anlatılabilir.

Psikolojik şiddet, teke tek psikolojik baskıdan asıl zorbanın başlıca zorbalık faaliyetlerine destek vermeye hevesli bir ya da daha fazla “zorba”nın dahil olduğu daha karmaşık olana doğru genişler. Okul ve iş yerinde karşılaşılan psikolojik şiddet akran istismarı adıyla anılır.

Psikolojik şiddet insanların birbiriyle iletişim halinde olduğu herhangi bir ortamda meydana gelebilir. Okul, kilise, aile, işyeri, ev ve mahalle ortamlarını kapsar. Hatta göç etmedeki yaygın itici bir etkenidir. Psikolojik şiddet sosyal gruplar, sosyal sınıflar, hatta ülkeler arasında bile mevcuttur (bakınız; aşırı milliyetçilik). Aslına bakarsanız, uluslararası düzeyde, hem ekonomik sistemler hem de anlaşma sistemleri açısından milletlerarası hissedilen ya da gerçek olan güç dengesizlikleri,  Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarının başlıca nedenlerinden bazıları olarak aktarılır.

Belirtiler

Belirtiler

Psikolojik şiddet davranışları isimle seslenme, sözel ya da yazılı istismar, faaliyetlerin dışında tutulma, sosyal durumların dışından bırakılma, fiziksel istismar ya da baskı yapmayı kapsayabilir. Zorbaların (psikolojik şiddet uygulayanların) davranışlarının sebebi beğenilen ya da zor biri olarak görülme ya da dikkat çekmek olabilir. Psikolojik şiddet, hasetten ya da kendileri de zamanında psikolojik şiddete maruz kaldıklarından eyleme geçme ihtiyacından kaynaklanıyor olabilir.

Psikolojik şiddet iki farklı kategoride ele alınabilir: Doğrudan (direkt) psikolojik şiddet ve dolaylı zorbalık (sosyal saldırganlık olarak da bilinir).

Psikolojik şiddet itip kakma, bir şeyler fırlatma, tokat atma, boğma, yumruklama ve tekmeleme, dayak atma, bıçaklama, saç yolma, tırmalama, ısırma, tırnaklama ve çimdikleme gibi epey fazla fiziksel saldırıyı barındırır.

Ayrıca sosyal saldırı ya da dolaylı psikolojik şiddetin kurbanı sosyal tecrit (dışlanma) ile tehditle nitelendirildiğini öne sürer. Bu tip bir sosyal tecrit, dedikodu yayma, kurbanla sosyalleşmeyi reddetme, kurbanla sosyalleşmeyi isteyenlere de psikolojik şiddet uygulama ve kurbanın giyim tarzında ve belirgin olan diğer sosyal özelliklerinde kusur bulmayı (kurbanın ırkı, dini, engelleri, cinsiyeti ya da cinsel tercihleri, vb dahil) içeren pek çok sayıda yolla gerçekleştirilir. Daha kurnazca ve sözel olma ihtimali yüksek diğer dolaylı psikolojik şiddet şekilleri, örneğin isimle seslenmek, suskun kalmak, başkalarıyla tartışarak boyun eğmeye ikna etme, etkileme, dedikodu/gıyabında konuşmak, yalanlar, rivayetler/uydurma haberler, dik dik bakmak, kıkırdamak, kurbana gülmek, geçmişte olmuş bir olay hakkında tepki yaratacak bazı kelimeler sarf etmek ve alay etmektir. 

Hedef Kişiler

Hedef kişiler üzerindeki etkileri

Okullardaki çocukların %60 ila 80’inin psikolojik şiddet mağduru olduğu tahmin edilmektedir. Psikolojik şiddet, genellikle görmezden gelinse de, kalabalık davranışı ve yoldan geçen kişi davranışlarının anlaşılmasında önemli ipuçları verebilir. Çok sayıda psikolog, kentsel merkezlerdeki kalabalıkların kalabalık yerlerde meydana gelen suçlar karşısındaki tepkisizliğini anlamakta şaşkına düşmektedir. Çoğu psikolojik şiddetin duygusal duyarlılıktaki bu düşüşün ve şiddeti normal bir şey olarak kabul etmesinin nedenlerinden biri olarak ileri sürüyor. Bazen biri psikolojik şiddete maruz kaldığında, şiddete karşı daha az duyarlı olanlar ne zorbadır ne de kurban. Çoğu vakada, şiddeti normal bir şeymiş gibi görenler arkadaşlar ya da zorbanın sınıf arkadaşlarıdır.

Psikolojik şiddete hedef olarak seçilmiş kişiler, uzun süreli duygusal ya da davranışsal sorunlardan ötürü acı çekebilirler. Psikolojik şiddet yalnızlık duygusuna, depresyona, endişeye, özsaygının azalmasına yol açılmasına ve hastalıklara karşı hassasiyetin artmasına neden olabilir.

İntihar

Psikolojik şiddet ile intihar arasında çok yakın bir ilişki vardır. Psikolojik şiddet her sene birçok intihara neden oluyor. Sadece İngiltere’de bile her yıl psikolojik şiddete maruz kalmaları nedeniyle 15 ila 25 çocuğun intihar ettiği tahmin ediliyor.

Zorbalar ve Suç Ortakları

Zorbaların ve suç ortaklarının özellikleri

Araştırmalar zorba yetişkinlerin, güçlü bir kontrol altına alma ve hükmetme ihtiyacının eşlik ettiği otoriter bir kişiliğe sahip olduklarını gösterir. Ayrıca emrindekilere karşı önyargılı bir bakışı takınanlar da birer risk faktörüdür.

Diğer ileri araştırmalar haset ve gücenme duygularının da psikolojik şiddetin güdülerinden olabileceğini göstermektedir. Zorbaların öz saygısı üzerine yapılmış bir çalışma da eşdeğer sonuçlar ortaya çıkarmıştır. Zorbaların bazıları kibirli ve narsistken diğerleri zorbalığı utanç ve endişeyi saklama aracı olarak ya da öz saygılarını geliştirmek için kullanabilir: Başkalarını küçük düşürerek kendilerini daha güçlü hissederler.

Depresyon ve kişilik bozukluklarının yanı sıra çabuk öfkelenme ve güç kullanma, saldırgan davranış bağımlılığı, başkalarının davranışlarını düşmanca olarak algılamak, kişisel saygınlığını korumayla ilgili endişeler ve takıntılı ya da kalıplaşmış bazı faaliyetlerle ilgilenmek de araştırmacıların belirlediği diğer risk faktörlerindendir. Bu faktörlerin bir araya gelmesi de davranışın ortaya çıkmasına neden olabilir.

Psikolojik şiddet davranışlarının genellikle çocukluktan kaynaklandığı ileri sürülür. Psikolojik şiddete meyilli çocuklar büyüdükçe, alakalı davranış şekilleri de genellikle daha gelişmiş bir hale dönüşür. Okul bahçesi şakaları ve ‘hoyrat-barınma’ daha kurnazca yapılıyor olabilir ve bunlar en az yönetimi atlatma, iyi planlanmış olma ve kişilik katli amacıyla planlanmış girişimler ya da diğer daha az belirgin ama eşit derecede güçlü tehdit şekilleri gibi yetişkin seviyesindeki faaliyetler kadar etkilidir.

Zorbalar kendileri de zamanında zorbalığa maruz kaldığı için psikolojik şiddeti uyguluyor olabilir. Zorbaların gelecekte hapse atılma olasılığı daha büyük olduğuna dair bulgular da mevcuttur.

Seyirci Kalanlar

Seyirci kalanların tipik özellikleri

Psikolojik şiddet sıklıkla oldukça umursamaz geniş bir insan kalabalığının bulunduğu ortamlarda gerçekleşir. Çoğu vakada, çoğunluğun desteğini alıyormuş aldatmacasını yaratıcılığı zorbanın yeteneğidir. Bu grup tarafından izlenen psikolojik şiddet hareketlerine karşı olacak düşünceleri açıkça dile getirme korkusunu aşılar. ‘Zorba zihniyeti’ yeni başladığında etkili şekilde iyileştirilmeye çalışılmazsa, ilerleyen zamanlarda genellikle bu ‘zorba zihniyeti’ grup içinde kabul edilmiş bir düstur haline dönüşür.

‘Zorba zihniyeti’nin hükmedici bir faktör olmasının kabul edildiği böyle grup çevrelerinde, haksızlıklar ve istismarın sürekli olduğu bir atmosfer alışıldık ve önceden tahmin edilebilen bir grup deneyimi olur. Böylesi zehirli bir ortam grubun mevcut durumu (statüko) olarak uzun bir süre devam eder, ta ki psikolojik şiddet çemberi bir şekilde sona erene kadar. Psikolojik şiddet faaliyetlerine seyirci kalanlar, genellikle psikolojik şiddete sessiz kalıyor olmanın her iki taraf ve grup için yarattığı gerçek bedeli fark etmekte yetersizdirler.

Seyirci kalan tipik bir kişinin belli bir düzeyde empati kuramama yetersizliği genellikle zaten mevcuttur ama bu psikolojik baskı söz konusu olduğunda daha da azalır. Grup içindeki ‘zorba zihniyeti’ni bozmak çoğunlukla daha fazla zaman, enerji, dikkatli planlama, başkalıyla beraber çalışma ve genellikle bir miktar ‘risk’ alabilmeyi gerektirir.

Zorbaların sıklıkla güç gösterisi oyunlarını sürdürme cesaretini veren seyirci kalanların bu tip enerjileri sona erdirme ve risk alma konusundaki işte bu gönülsüzlüğüdür. En azından başkalarıyla beraber çalışma yeteneğine sahip biri, değiştirilmesi gereken herhangi bir enerjiyi sona erdirmeye karar verene kadar ya da buna karar vermediği sürece, ‘zorba zihniyeti’ grup arasında çoğunlukla aylarca, yıllarca ya da hatta onlarca yıl boyunca aralıksız devam ettirilir. Kendi ‘arkadaşlık grupları’nı ya da ‘destek grupları’nı kurabilmiş seyirci kalan kişilerin, bunları gerçekleştirememişlere göre psikolojik şiddet karşısında daha açık bir tavır sergileme olasılığının daha fazla olduğu gözlemlenmiştir.

Müdahale

Müdahale

Çok sayıda insan psikolojik şiddet uygulamalarını tasvip etmese de, çok azı kurbanın lehine müdahalede bulunur. Bu kişiler seyirci kalanlar olarak tanımlanır ve ne yazık ki genellikle zorbanın tarafında olmaya meyillidirler.  Psikolojik şiddet olaylarının %85’inde, seyirci kalanların dalga geçme ve zorbayı kışkırtmaya dahil olmuştur.

Ancak, çoğu psikolojik şiddet olayında, seyirci kalanlar kılını bile kıpırdatmaz. Zorba etrafındaki insanlardan herhangi bir müdahale görmüyorsa, bu ona kötü davranışlarını sürdürme yetkisi verir. Çocukların müdahale etmeyi seçmemesinin birçok sebebi vardır. Seyirci kalan biri olarak, hissettikleri korku nedeniyle genellikle durumu daha kötüye sürüklemekten ya da bir sonraki kurban olma riskinden korkarlar ve bu durum psikolojik şiddet karşıtı yaklaşımın çökmesinin doğrudan sebebidir.

Kurbanlar

Düzenli psikolojik şiddet kurbanlarının özellikleri

Dışarıdan bakıldığında, düzenli psikolojik şiddet, saldırgan bir kimsenin (ya da saldırgan kimselerin) basit şekilde isteksiz bir ‘hedef kimseye’ yönelttiği hareketler gibi gözükse de, başarılı bir gözlem için daha derinden bakıldığında, zorbalık çemberi özellikle hedef (veya hedefler) tarafından verilen bazı tekrar edilen yetersiz tepkilerin varlığının da farkına varılmalıdır. Bu durum, hem zorba hem de hedefi tarafından taraflar arasında psikolojik şiddet çemberini sona erdirmeye yetersiz bir tepki olarak görülür. Psikolojik şiddet girişimine verilebilecek uygun bir tepki olaya göre değişir ve bunun kapsamı zorbadan tamamen kaçma ya da onun kaba şakalarını önlemek için görmezden gelmeye kadar gidebilir. Böylece bir şakacı yanında bir de ‘şakaya gelen’ yaratmış olur. Bu kapsam yasal müdahale celp etmeye kadar gider. Henüz başlangıç aşamasındaki psikolojik şiddet girişimlerine karşı tepki verme kabiliyetine sahip kişi veya gruplar, tepkilerini potansiyel zorbaların tekrarlayacakları girişimlerini başlamadan durduracak kadar yeterince caydırıcı bir yolla yapıyorlarsa, bu yıkıcı çemberin içine düşme ihtimalleri daha düşüktür. Stresli durumlarda kendilerini hemen ‘kurban’ olarak görüp tepki veren kişiler veya grupların kronik psikolojik şiddete en uygun aday ‘hedefler’ olmaya yatkındırlar.

Bazı şartlar altında hedefler tamamen rastgele ya da yapay bir süreç içinde seçilmiş olabilir. Özellikle, ‘zorbalık zihniyeti’nin hali hazırda grup içinde egemen olma başarısına ulaştığı gruplarda. Böylesi grup ortamlarında, grubun tamamının savunma mekanizması zaten çoktan ‘çökmüş’ durumdadır ve bu nedenle hedef peşindeki kişilerin ‘bir sonraki hedef’ için artık ‘belli bir kişilik tipi’ arama ihtiyacı kalmamıştır. Böyle gruplarda oluşmuş bu kronik ve iyice kemikleşmiş psikolojik baskıyı ortadan kaldırmak bazen daha planlı, koordine edilmiş, kararlı ve birden fazla kişinin karşılık verdiği bir tepki gerektirir. Bu, zorbalık zihniyetinin henüz yerleşmediği gruptaki olası bir kurbandan ya da psikolojik şiddete karşı zaten önleyici bir harekete geçmiş bir gruptan gelmelidir.

Normalde psikolojik baskı çemberi hem potansiyel zorba tarafından gösterilen bir saldırı hareketini hem de her ikisi tarafından belli bir boyun eğme göstergesi olarak algılanan potansiyel kurbanın tepkisini içerir. Çember yalnızca her iki esas tarafın varlığı söz konusu olduğunda harekete geçer. Her iki tarafa ait ana unsurları da aynı anda açığa çıktığında, psikolojik şiddet çemberi zamanla kendi kendini besleyerek aylarca, yıllarca ya da onlarca yıl sürebilir. Bu döngü henüz yeniyken daha kolay çözülebilir ama iki esas unsurundan biri yok edilmek suretiyle daha ileriki dönemlerde de çözülmesi mümkündür. Grubun psikolojik şiddete dahil olması psikolojik şiddet faaliyetlerini karmaşık hale getiriyor gibi gözükse de, bu faaliyet aslında genellikle başlıca zorba ya veya elebaşı ile boyun eğen kurban arasındaki örtülü anlaşmadır. Psikolojik baskı hareketiyle zorbanın ortamdaki topluluğa vermek istediği mesaj şudur: ‘Bakın bana ve korkun benden, öyle güçlüyüm ki istediğim hedef üzerinde etkili olup ona acı çektirebilir ve bu davranışımın sonuçlarına bir bedel ödemek zorunda değilim.’ Hedefteki kurban kronik psikolojik şiddet faaliyetleri karşısında ‘yenilmiş bir tavır’ takınırsa, psikolojik baskı büyük ihtimalle devam edecektir. ‘Psikolojik şiddet düzeni’nin tam anlamıyla oturmadığı durumlarda, hedeflenmiş kurban, zorbanın egemenlik kurma girişimlerinin bir şekilde faydasız olacağını gösteren net ve özgüvenli bir tepki gösterirse, psikolojik şiddet çabaları genellikle hemen zayıflar ya da tamamıyla sona erer. Artık oturmuş bir psikolojik şiddet düzeninin bozulmasıysa çok daha büyük ve ısrarcı bir çaba gerektirebilir. Kurumlar, psikolojik baskıya hedef olan kişilere kendilerini savunmaları gerektiğini söyleyip sonra da okula silahsız gitmeye zorlayarak psikolojik şiddeti kuvvetlendirebilirler.

Türler

Düzenli psikolojik şiddet kurbanlarının özellikleri

Dışarıdan bakıldığında, düzenli psikolojik şiddet, saldırgan bir kimsenin (ya da saldırgan kimselerin) basit şekilde isteksiz bir ‘hedef kimseye’ yönelttiği hareketler gibi gözükse de, başarılı bir gözlem için daha derinden bakıldığında, zorbalık çemberi özellikle hedef (veya hedefler) tarafından verilen bazı tekrar edilen yetersiz tepkilerin varlığının da farkına varılmalıdır. Bu durum, hem zorba hem de hedefi tarafından taraflar arasında psikolojik şiddet çemberini sona erdirmeye yetersiz bir tepki olarak görülür. Psikolojik şiddet girişimine verilebilecek uygun bir tepki olaya göre değişir ve bunun kapsamı zorbadan tamamen kaçma ya da onun kaba şakalarını önlemek için görmezden gelmeye kadar gidebilir. Böylece bir şakacı yanında bir de ‘şakaya gelen’ yaratmış olur. Bu kapsam yasal müdahale celp etmeye kadar gider. Henüz başlangıç aşamasındaki psikolojik şiddet girişimlerine karşı tepki verme kabiliyetine sahip kişi veya gruplar, tepkilerini potansiyel zorbaların tekrarlayacakları girişimlerini başlamadan durduracak kadar yeterince caydırıcı bir yolla yapıyorlarsa, bu yıkıcı çemberin içine düşme ihtimalleri daha düşüktür. Stresli durumlarda kendilerini hemen ‘kurban’ olarak görüp tepki veren kişiler veya grupların kronik psikolojik şiddete en uygun aday ‘hedefler’ olmaya yatkındırlar.

Bazı şartlar altında hedefler tamamen rastgele ya da yapay bir süreç içinde seçilmiş olabilir. Özellikle, ‘zorbalık zihniyeti’nin hali hazırda grup içinde egemen olma başarısına ulaştığı gruplarda. Böylesi grup ortamlarında, grubun tamamının savunma mekanizması zaten çoktan ‘çökmüş’ durumdadır ve bu nedenle hedef peşindeki kişilerin ‘bir sonraki hedef’ için artık ‘belli bir kişilik tipi’ arama ihtiyacı kalmamıştır. Böyle gruplarda oluşmuş bu kronik ve iyice kemikleşmiş psikolojik baskıyı ortadan kaldırmak bazen daha planlı, koordine edilmiş, kararlı ve birden fazla kişinin karşılık verdiği bir tepki gerektirir. Bu, zorbalık zihniyetinin henüz yerleşmediği gruptaki olası bir kurbandan ya da psikolojik şiddete karşı zaten önleyici bir harekete geçmiş bir gruptan gelmelidir.

Normalde psikolojik baskı çemberi hem potansiyel zorba tarafından gösterilen bir saldırı hareketini hem de her ikisi tarafından belli bir boyun eğme göstergesi olarak algılanan potansiyel kurbanın tepkisini içerir. Çember yalnızca her iki esas tarafın varlığı söz konusu olduğunda harekete geçer. Her iki tarafa ait ana unsurları da aynı anda açığa çıktığında, psikolojik şiddet çemberi zamanla kendi kendini besleyerek aylarca, yıllarca ya da onlarca yıl sürebilir. Bu döngü henüz yeniyken daha kolay çözülebilir ama iki esas unsurundan biri yok edilmek suretiyle daha ileriki dönemlerde de çözülmesi mümkündür.

Grubun psikolojik şiddete dahil olması psikolojik şiddet faaliyetlerini karmaşık hale getiriyor gibi gözükse de, bu faaliyet aslında genellikle başlıca zorba ya veya elebaşı ile boyun eğen kurban arasındaki örtülü anlaşmadır. Psikolojik baskı hareketiyle zorbanın ortamdaki topluluğa vermek istediği mesaj şudur: ‘Bakın bana ve korkun benden, öyle güçlüyüm ki istediğim hedef üzerinde etkili olup ona acı çektirebilir ve bu davranışımın sonuçlarına bir bedel ödemek zorunda değilim.’ Hedefteki kurban kronik psikolojik şiddet faaliyetleri karşısında ‘yenilmiş bir tavır’ takınırsa, psikolojik baskı büyük ihtimalle devam edecektir. ‘Psikolojik şiddet düzeni’nin tam anlamıyla oturmadığı durumlarda, hedeflenmiş kurban, zorbanın egemenlik kurma girişimlerinin bir şekilde faydasız olacağını gösteren net ve özgüvenli bir tepki gösterirse, psikolojik şiddet çabaları genellikle hemen zayıflar ya da tamamıyla sona erer.

Artık oturmuş bir psikolojik şiddet düzeninin bozulmasıysa çok daha büyük ve ısrarcı bir çaba gerektirebilir. Kurumlar, psikolojik baskıya hedef olan kişilere kendilerini savunmaları gerektiğini söyleyip sonra da okula silahsız gitmeye zorlayarak psikolojik şiddeti kuvvetlendirebilirler.

İşyerinde Psikolojik Şiddet

İşyerinde psikolojik şiddet

İşyerinde psikolojik şiddet tekrarlanan, sağlığa zararlı kötü davranışlar, sözel sataşma ya da tehditkar muamele, küçük düşürücü, göz korkutucu ya da işe müdahale edici sabotaj veya bu üçünün bir karışımıdır. İstatistikler psikolojik şiddete yasadışı ayrımcılıktan 3 kat daha fazla rastlandığını ve bunun işyerindeki şiddetten de en az 1600 kat daha fazla görüldüğünü gösterir. İstatistikler ayrıca 10.000 çalışanın sadece bir tanesinin işyeri şiddetine maruz kalırken, psikolojik şiddete 6 kişiden birinde rastlandığını gösterir. Psikolojik şiddet cinsel tacize oranla biraz daha fazla görülse de sözel sataşma psikolojik şiddetten daha fazladır.

Okuldaki psikolojik şiddetten farklı olarak, işyerindeki psikolojik şiddet kurumun ve toplumun benimsediği kurallar ve politikalar kapsamında gerçekleştirilir. Böyle davranışların illa ki yasadışı bir yanı yoktur ve firmanın mevzuatının dışında da olmayabilir; fakat  hedef çalışana ve işyeri ahlakına verdiği zarar aşikardır.

Akademik çevrede psikolojik şiddet

Akademik çevredeki psikolojik şiddet, akademideki meslektaşlar ve personelin işyeri psikolojik şiddet uygulamalarıdır. Özellikle de yüksek okul ve üniversiteler gibi yüksek öğretimin görüldüğü kurumlarda. Sıkça rastlanıldığına inanılsa da, diğer yerlerdeki psikolojik şiddete verilen önem kadar araştırmacıların ilgisini çekmez.

Bilişimde psikolojik şiddet

Bilişim teknolojisi (IT) alanında psikolojik şiddet kültürü yaygın olup yüksek hastalık oranlarına, moral düşüklüğüne, üretkenlikte yetersizliğe ve yüksek personel sirkülasyonuna yol açar. Son teslim tarihine güdümlü projeler ve stresli yöneticiler bilişim departmanı çalışanlarını olumsuz yönde etkiler.

Tıp çevresinde psikolojik şiddet

Tıp mesleğinde psikolojik şiddet yaygındır. Özellikle de öğrenciler, stajyer doktorlar ve hemşireler arasında. Bunun psikolojik şiddetle sonuçlanabilecek; tutucu geleneksel hiyerarşik yapıların ve tıp mesleğine ait öğretme yöntemlerinin sonuçlarından en azından bir parçası olduğu düşünülüyor.

Hemşirelikte psikolojik şiddet

Psikolojik şiddetin özellikle hemşirelik mesleğinde etkili olduğu tespit edilmiştir ama nedenleri henüz belli değildir. İlişkisel saldırı (ruhsal açıdan dedikodu ve göz korkutma gibi psikolojik şiddet) ile bağlantılı olduğu düşünülmektedir. İlişkisel saldırı genç kadınlar arasında araştırılmış olsa da yetişkin kadınlar arasında pek değil.

Öğretmenlikte psikolojik şiddet

Okul öğretmenleri genellikle psikolojik şiddete uğrasa da bazen okul ortamındaki psikolojik şiddetin kaynağı da olabilirler.

Sanal Alemde Psikolojik Şiddet

Sanal alemde psikolojik şiddet

Sanal alemdeki psikolojik şiddet, teknoloji kullanılarak uygulanan her türlü psikolojik şiddettir. Bu çeşit bir psikolojik şiddet, ebeveyn/yetkili  kontrolü yetersizliğinden ötürü kolayca gözden kaçabilir. Psikolojik şiddeti uygulayanlar kimliklerini başkaları üzerinden yürütebildiklerinden, psikolojik şiddetin en meçhul şeklidir. Sanal alemdeki psikolojik şiddet, tam olarak bunlarla sınırlı kalmamakla beraber şunları içerir: e-posta kullanımı istismarı, canlı mesajlaşma, cep telefonu mesajları, internet siteleri, sosyal medya siteleri, vb.

Eşcinsellikte Psikolojik Şiddet

Sanal alemde psikolojik şiddet

Sanal alemdeki psikolojik şiddet, teknoloji kullanılarak uygulanan her türlü psikolojik şiddettir. Bu çeşit bir psikolojik şiddet, ebeveyn/yetkili  kontrolü yetersizliğinden ötürü kolayca gözden kaçabilir. Psikolojik şiddeti uygulayanlar kimliklerini başkaları üzerinden yürütebildiklerinden, psikolojik şiddetin en meçhul şeklidir. Sanal alemdeki psikolojik şiddet, tam olarak bunlarla sınırlı kalmamakla beraber şunları içerir: e-posta kullanımı istismarı, canlı mesajlaşma, cep telefonu mesajları, internet siteleri, sosyal medya siteleri, vb.

Askerlikte Psikolojik Şiddet

Askerlikte psikolojik şiddet

Askerlikte psikolojik şiddet, başkalarının gözünü korkutmak ya da kurbanlaştırmak ya da yasadışı cezalar vermek için fiziksel gücün kullanımı ya da yetki istismarıdır. Bazıları ‘askerliğin’ diğer mesleklerden farklı olduğu genel akademik fikir birliğinden yola çıkarak bu tip davranışlara izin verilmesini savunur. Bunlara göre, hayatlarını tehlikeye atan askerler psikolojik şiddeti göğüsleyecek bedensel ve ruhsal güce sahip olmalıdır.

Diğer Alanlardaki Psikolojik Şiddet

Diğer alanlardaki psikolojik şiddet

Psikolojik şiddet kısaca “birini saldırganlıkla ya da korkutarak mecbur etmek” olarak tanımlandığına göre bu terim genel anlamda bir kişinin karşılıklı paylaşılan ilgi ve çıkarlar yerine korkutularak güdülenmesinin yer aldığı her hangi bir hayat tecrübesi için geçerli olabilir. Buna benzer olarak, ulusal bir diktatör, çocukluktaki bir çete lideri, bir terörist, bir terörist topluluğu hatta acımasız bir yönetim kurulu başkanı gibi otorite ya da gücü temsil eden ve başkalarını etkilemek için korkutma yöntemini benimsemiş kişiler birer psikolojik şiddet unsuru olabilirler. Hepimiz hayatın herhangi bir sürecinde psikolojik şiddet ihtimaliyle karşı karşıya kalırız.

Prof. Dr. Nejat GÜNEY

Merhabalar dün akşam saatlerinde babamın merdivenden düşmesi sonucu sağ yan tarafından 1 kaburga kemiği kırıldı. Devlet hastanesinde gerekli tetkikler... devamı