Horlama, havanın akciğerlere doğru çekildiği sırada, hava yolundan geçerken cidarlarda yarattığı titreşimdir. Bu titreşim ses olarak duyulur.

Daha çok burundan başlamak üzere ciğere kadar olan hava kanalının, yumuşak olan ve titreşebilen, diğer cidarlara çarpabilen yerleri bu sesi çıkartır. Buradaki en önemli bölgeler yumuşak damak ve küçük dildir. Dil kökünün de benzeri bir etkisi olabilir.

Horlamanın şiddeti tamamen anatomik yapılara bağlıdır. Kişinin solunum eforu ne kadar yüksek olursa, sonuçta oluşacak negatif basınç ve bununla birlikte dokuların titreşimi, horlamanın şiddetini etkiler. Aynı zamanda birbirine çarpan dokunun yapısı, içeriği, volümü, bunların hepsi horlamanın şiddetini belirleyen etkenlerdir.

Kişinin solunum eforu da ne kadar yüksek olursa, nefes almak için ne kadar çok enerji harcarsa vakum o kadar yüksek olur. Sonuç olarak da oluşan enerji, dokuların birbiriyle hareketi o kadar fazla ve ses o kadar çok olacaktır.

Op. Dr. Aytuğ ALTUNDAĞ

merhaba yaklaşık 2 yıl önce sabahları uykusuz uyanmak gün içinde aşırı yorgunluk ve uyku esnasında aşırı horlama nedeni ile uyku labaratuvarına gittim... devamı