Cinsel tiksinti bozukluğunun gerek dünyada gerekse de ülkemizde tek bir tedavi biçimi vardır. O da cinsel terapidir. Bu tamamen psikolojik, hatta kültürel bir sorun olduğu için, düzenli bir cinsel terapiyle sorunları rahatlıkla çözmek mümkün olabilmektedir. Ancak tedavinin başarı oranı yüzde yüz ya da çok yüksek denilemez. Ama terapide genel olarak kişinin özellikle bu tiksinti duyduğu cinsel etkinliği yönelik, tıpta sistemik duyarsızlaştırma teknikleri denilen bir takım egzersizler yapılır. Ve bir takım ödevler, evde eşiyle birlikte yapılması gereken bir takım cinsel etkinlikler önerilir. Bunlar ödev olarak verilir ve kişi bunları cinsel yaşamına uygular. Kademeli olarak ortalama 3-4 aylık ve ortalama 8-10 seanslık bir cinsel terapiyle, cinsel tiksinti bozukluklarını önemli ölçüde halletmek mümkün olabilmektedir. Ancak burada önemli olan nokta, kişinin bunun için gerekli olan sabrı gösterebilmesidir. Terapiye 3-4 aylık bir sürenin gerektiğini en başından bilerek girilmelidir. Ağırlıklı olarak çift terapisi, yani eşin de terapiye katıldığı durumlarda tedavinin başarı oranı çok fazla yükselmektedir. Bu yüzden doktorlar, terapiye çiftlerin katılması konusunda belli bir hassasiyet göstermektedirler. Bu çözülemeyecek bir sorun değildir. Cinsel tiksinti bozukluğu yaşayan kişilerin, cinsel terapiler alanında çalışan, bu alanda eğitimli, donanımlı ve özellikle deneyimli bir terapiste başvurmaları çok önemlidir. Çünkü, son derece özel bir konu olan cinsel tiksinti bozukluğu, her psikoloğun ya da psikiyatristin çözebileceği bir sorun değildir.

Prof. Dr. Cengiz Bahadır

mr sonucu gönderip ne tür rahatsızlığım olduğunu söylrmisiniz?... devamı