Astımda Risk Faktörleri

Astım ve solunum sorunlarının risk faktörleri veya sebepleri vardır. Astım herhangi bir risk faktörü olmadan gelişigüzel ortaya çıkmaz.

Astımda risk oluşturan faktörlere bakalım. Bu faktörler, astım belirtileri olan kişilerde öksürük, hırıltı ve nefes darlığı riskini arttırır. Astım için şahsi risk faktörünüzü belirledikten sonra, denetleyebileceğiniz faktörleri saptayın, böylece yaşam tarzınızda bazı değişiklikler yapabilirsiniz. Cinsiyetinizi veya genetik faktörleri değiştiremezsiniz. Fakat sigara içmeyebilir, kirli havadan veya kilo almaktan kaçınabilirsiniz. Astımı ancak, risk faktörlerini kontrol altına alarak denetim altına alabilirsiniz. Bütün risk faktörlerini anlayarak, astımı kontrol altına alabilir veya engelleyebilirsiniz.

Cinsiyet ve astım

 Çocuklarda Astım: Astım, erkek çocuklarda kız çocuklarından daha fazla görülür. Bunun sebebi bilinmemekle beraber bazı uzmanlar, erkeklerin solunum yollarının kızlarınkinden daha küçük olduğunu keşfetmişlerdir ki, bu soğuk algınlığı veya enfeksiyonla birlikte hırıltı riskini arttırabilir. 20’li yaşlardaki erkeklerde ve kadınlarda astım riski aynıdır. 40 yaşındaki kadınlar, yetişkin astımına erkeklerden daha fazla yakalanırlar.

Ailede astım geçmişi

Astımınız için annenizi, babanızı veya her ikisini birden sorumlu tutabilirsiniz. Genetik yapınız astım olmanıza yol açabilir. Astım belirtilerinin beşte üçünün kalıtsal olduğu düşünülüyor. Bir araştırmaya göre, kişinin ebeveynlerinden birinde astım varsa, bu kişide astım olma ihtimali, ebeveyni astım olmayan kişilere oranla 3 ila 6 kat daha fazladır.

Solunum yollarındaki aktivite artışı ve astım

 Solunum yollarının fazla aktif olması, astım için diğer bir risk faktörüdür. Araştırmacılar bunun nedenini bilmemektedirler. Astımda solunum yolları fazla aktiftir, astımı tetikleyen soğuk havayla veya alerji yapan maddelerle temas ettiklerinde kızarırlar. Solunum yolları fazla aktif olan kişilerin hepsi astım olmaz, fakat astımı olan kişilerde solunum yollarının fazla aktif olması, astımı şiddetlendirir.

Atopi ve astım

Atopi, vücudun farklı bölgelerini etkileyen alerjik aşırı hassasiyet demektir. Vücudun bu kısımları, vücutta alerjik reaksiyonu tetikleyen madde ve alerjenlerle temasa geçmez. Egzama gibi deri hastalıkları, saman nezlesi, alerjik konjonktivite ve astım, atopik hastalıklar arasında sayılabilir.

Yapılan çalışmalar, egzamalı veya atopi dermatitisi olan çocukların yüzde 40 ila 50’sinde astım oluştuğunu göstermiştir. Bazı araştırmalar, atopi dermatitisi olan çocukların, erişkinlikte daha şiddetli ve kalıcı astım hastalığı yaşadıklarını göstermektedir.

Astıma bağlı alerji

Astım ve alerji sıkça birlikte belirir. Kapalı yerlerde görülen alerjiler, astım riski olan kişileri belirleyen göstergelerdir. Yapılan bir çalışmada, endotoksin adı verilen ve ev akarlarında bulunan bakteriyel toksinlerin, astım belirtilerinin ortaya çıkmasıyla, astım spreylerinin, bronkodilatörlerin ve diğer astım ilaçlarının kullanımıyla birebir ilişkili olduğu sonucuna varılmıştır.

Kapalı alanlarda alerjiye sebep olan diğer faktörler hayvan proteinleri (özellikle kedi ve köpeklerdeki alerji yapan maddeler), toz bitleri, hamamböceği ve küftür. Evlerde enerji tasarrufu için yapılan değişikliklerin, bazen astım belirtilerini arttırdığı düşünülür.

Çevresel faktörler ve astım

Ev içindeki hava kirliliği, sigara dumanı, küf ve evde kullanılan deterjanlardan ve boyalardan çıkan zehirli duman, alerjik reaksiyona ve astıma sebep olabilir. Hava kirliliği, sülfür dioksit, azot oksit, ozon, soğuk hava ve yüksek nem oranı gibi çevresel faktörlerin, hassas bireylerde astımı tetiklediği artık biliniyor. Hava kirliliği arttığında, astım belirtileri ve hastaneye başvuran hastaların sayısı da artıyor. Kirli havanın içindeki en zararlı madde ozondur. Öksürüğe, nefes darlığına ve göğüs ağrısına sebep olur ve enfeksiyon şiddetini arttırabilir. Kirli havanın içindeki bileşimlerden biri de sülfür dioksittir. Bu madde, solunum yollarının kaşınmasına ve gırtlağın daralmasına sebep olur. Bunun sonucu olarak astım atağı gelişir.

Gaz sobaları, evdeki nitrojendioksidin ana kaynağıdır. Araştırmalarda, gazla yemek pişirenlerin, diğer yöntemlerle yemek pişiren kişilere kıyasla daha fazla hırladığını, nefes daralmasına, astım atağına ve saman nezlesine daha fazla maruz kaldığı gözlenmiştir.

Hava değişikliği de, bazı insanlarda astım atağına sebep olabilir. Örneğin soğuk hava, nefes yollarının sıkışmasına ve balgamın artmasına sebep olur. Nemdeki artış da nefes alma zorluğuna sebep olur.

Sigara dumanı astım riskini arttırır

Çeşitli araştırmalar, sigara dumanının astım riskinin artışıyla bağlantılı olduğunu onaylamıştır. Ayrıca ergenlik çağında sigaraya başlamanın da astım riskini arttırdığı gözlenmiştir. Hatta bir başka araştırmada, pasif içiciliğin astım hastalığını daha erken yaşlara çektiği saptanmıştır.

Obezite ve astım arasındaki bağlantı

Yapılan çalışmalar sonucunda, boy kilo oranı 25’ten fazla 30’dan düşük olan kilolu yetişkinlerde astım riskinin yüzde 38, boy kilo oranı 30 ve daha yüksek olan obez yetişkinlerdeyse hemen hemen iki katı olduğu görülmüştür. Araştırmacılar bu oranın, alerjik olmayan astımlılarda alerjik astımlılara kıyasla çok daha fazla olduğunu tahmin ediyor.

Gebelik ve astım

Gebelik sırasında sigara içilmesi, bebeğin akciğer fonksiyonlarını, sigara içmeyen annelerin bebeklerine kıyasla azaltır. Ayrıca, erken doğum da astım oluşumu için risk faktörüdür.

Prof. Dr. Barbaros ILIKKAN

hocam bende astım var ventolin kullanıyorum önerebileceğiniz başka ilaçlar varsa sevinirim yaşım 13... devamı