Alfa-Lipoik Asit

Alfa lipoik asit, vücudumuzun doğal olarak ürettiği ve birçok gıdada da bulunan bir antioksidandır (oksitlenmeyi önleyici). Yüksek dozda alfa lipoik asit takviyesi, uzun yıllardan beri Avrupa’nın bazı bölümlerinde, belli türdeki sinir tahribatları için kullanılmaktadır. Bilimsel çalışmalar, bunların, ayrıca Tip 2 diyabete de yardımcı olduğunu göstermektedir.

?

Kullanımı

Alfa-Lipoik Asit Kullanımı

Alfa-lipoik asit takviyelerinin, tip 2 diyabete yardım ettiğine dair sağlam deliller elde edilmiştir. Birçok çalışma, bunların, insülin direncini iyileştirebildiğini göstermiştir. Alfa-lipoik asit takviyelerinin, kanser tedavisi ya da diyabet kaynaklı sinir zedelenmesine (nöropati) yardım ettiğini gösteren çalışmalar da vardır. Bu takviyeler, bacaklarda ve ayaklarda ağrı, karıncalanma ve sızı gibi belirtileri azaltmaktadır. Söz konusu sonuçlar ümit verici olmakla beraber diyabet ve kanser, açıktır ki, tam bir tedavi gerektirmektedir. Bu nedenle, elinizdeki desteklerle kendi kendinizi tedavi etmeyin. Bunun yerine, doktorunuza başvurun ve alfa lipoik-asidin fayda edip etmeyeceğini sorun. Alfa-lipoik asitin uzun dönemli kullanımının, bunama belirtilerine iyi gelebileceğine dair bazı erken deliller bulunmaktadır. Kimi çalışmalar, alfa-lipoik asit kreminin yaşlanmadan kaynaklanan cilt hasarlarına iyi geldiğini öne sürmektedir. Bununla birlikte daha fazla araştırma yapılmasına ihtiyaç vardır. Alfa-lipoik asit; göz ödemleri, böbrek hastalıkları ve periferik arter hastalıklarını da içine alan diğer başka birçok durumda tedavi yöntemi olarak da kullanılması için araştırılmaktadır. Ancak şu ana kadar elde edilen sonuçlar net değildir.

?

Doz ve Kullanım Bilgileri

Alfa Lipoik Asit Doz ve Kullanım Bilgileri

Alfa-lipoik asit kanıtlanmamış bir tedavi olduğundan, belirlenmiş bir dozu yoktur. Bununla birlikte bazı araştırmalarda diyabet ve sinir zedelenmesi (nöropati) için günlük 600 ila 1800 miligram kullanılırken, bazılarında ise destekler yerine alfa-lipoik enjeksiyonu kullanılmıştır. 

?

Kaynakları

Alfa-Lipoik Asit Kaynakları

Birçok yiyecek, çok az miktarda alfa-lipoik asit içerir. Başlıcaları ıspanak, brokoli, Hint yer elması (tatlı patates), patates, domates, yaş maya, Brüksel lahanası, havuç, pancar ve tahıl kabuklarıdır. Ayrıca kırmızı etler, özellikle iç organ etleri de alfa-lipoik asit kaynaklarındandır.

?

Takviyeleri

Alfa-Lipoik Asit Takviyeleri

Alfa-lipoik asit, çoğunlukla tablet veya kapsül halindedir. Ayrıca yüzeysel kullanım için krem olarak da satılır. Diğer destekler gibi, alfa-lipoik asiti de serin ve kuru bir yerde, nem ve doğrudan güneş ışığı almayan bir yerde muhafaza edin.

?

Uyarıları

Alfa-Lipoik Asit Uyarıları

  • Yan etkiler: Genel olarak yaygın yan etkileri yoktur. Alfa-lipoik takviyeler; mide bulantısı, baş dönmesi ve kaşıntıya sebep olabilir. Lokal alfa-lipoik kullanımı ciltte tahrişe yol açabilir.
  • Riskler: Alfa-lipoik asit, kan şekerini düşürebilir. Eğer diyabetiniz varsa kullanmadan önce doktora başvurup ölçüm yaptırın. Doktorunuz, alfa-lipoik asit destekleri kullandığınız sürece, düzenli olarak kan şekerinizi ölçmek isteyebilir. Eğer troit problemi, B1 vitamini eksikliği ya da başka tıbbi bir sorununuz varsa, alfa lipoik asit destekleri almaya başlamadan önce doktorunuzla konuşun. 
  • Etkileşimler: Eğer düzenli olarak bir ilaç ya da destek alıyorsanız, alfa-lipoik asit almaya başlamadan önce doktorunuza danışın. Özellikle takviyeleri, diyabet ilaçlarıyla birlikte kullanmak kan şekerini çok fazla düşürebileceğinden diyabet hastalarının çok dikkatli olmaları gerekir. Alfa–lipoik asit, kemoterapi ilaçlarının etkilerini de azaltabilir. Bu takviyeler ayrıca, antibiyotiklerle, anti iltihabik ilaçlarla, sakinleştiricilerle, damar genişletici ilaçlarla ve osteoartirit (eklem kireçlenmesi) ilaçlarıyla etkileşime girebilirler.

Güvenilirliğiyle ilgili kanıtlar yeterli olmadığından alfa lipoik asit, hamile ve bebek emziren kadınlarla çocuklara tavsiye edilmez.

?

Prof. Dr. Serap UYSAL

Zemin aktivitesi alfalara karışan tetalardan oluşmuş olup trase süresince bir kez nonspesifik karakterde paroksizmal aktivite görülmüştür. HPV ve IFS ... devamı