Nedir

Nedir

Depresyon hem ruh hem de vücudu etkileyen tıbbi bir rahatsızlıktır. Ağır depresyon, majör depresif bozukluk ve klinik depresyon olarak da bilinen depresyon his, düşünce ve davranış şekillerinizi etkiler. Depresyon, bir takım duygusal ve fiziksel sorunlara yol açabilir. Günlük aktivitelerini yaparken sorunlar yaşayabilirsiniz ve depresyon yaşamın değersiz olduğunu hissetmenize neden olabilir.   

Moral bozukluğu nöbetlerinden daha ciddi bir sorun olan depresyon güçsüzlük değildir; fakat kolay atlatılabilecek bir durum da değildir. Depresyon, diyabet ve yüksek kan basıncı tedavilerinde olduğu gibi uzun süreli tedavi gerektiren kronik bir hastalıktır. Buna karşın, cesaretiniz kırılmasına izin vermeyin. Depresyon sorunu olan birçok kişi ilaç tedavileri, psikolojik danışma ve diğer tedavi yöntemlerinin yardımıyla kendini daha iyi hissederler. 

Belirtileri

Belirtileri

Depresyon belirtileri şunlardır: 

  • Üzüntü ve mutsuzluk hissi
  • Ufak meseleler karşısında bile alınganlık veya hayal kırıklığı 
  • Normal aktivitelere karşı ilgi veya istek kaybı
  • Cinsel dürtüde azalma
  • Uykusuzluk veya aşırı uyuma
  • İştahta değişiklikler; depresyon, çoğu kez iştahta azalma ve kilo kaybına, bazı kişilerdeyse aşırı iştah ve kilo alımına neden olur.
  • Gerginlik veya huzursuzluk; örneğin, hızlı yürüme, ellerde terleme veya yerinde oturmada güçlük
  • Düşünme, konuşma veya vücut hareketlerinde yavaşlama
  • Kararsızlık, dikkat dağınıklığı ve konsantrasyon eksikliği
  • Yorgunluk, bitkinlik ve enerji eksikliği; en ufak görevler bile çok çaba gerektiriyor gibi görünebilir. 
  • Değersizlik veya suçluluk hissi, başarısızlıklar üzerine yoğunlaşma veya işler yolunda gitmediğinde kendini suçlama
  • Düşünmede, konsantre olmada, karar vermede ve bilgileri hatırlamada sorunlar
  • Sık olarak ölüm, ölme veya intiharla ilgili düşünceler
  • Belirli bir nedene bağlı olmayan ağlama nöbetleri
  • Bel ağrısı veya baş ağrısı gibi açıklanamayan fiziksel sorunlar

Bazı kişilerde depresyon belirtileri o kadar şiddetlidir ki bir şeylerin yolunda gitmediği açıktır. Diğer kişilerdeyse genellikle nedeni belli olmayan zavallılık veya mutsuzluk hissi ortaya çıkabilir.

Depresyon herkesi farklı şekilde etkiler. Bu nedenle depresyon belirtileri kişiden kişiye değişir. Kalıtsal özellikler, ilerleyen yaş, cinsiyet ve kültürel altyapı depresyonun sizi nasıl etkileyeceği üzerinde önemli rol oynar.

Çocuklarda ve gençlerde depresyon belirtileri

Genel depresyon belirtileri çocuk ve gençlerde yetişkinlerde olduğundan biraz farklı olabilir. 

  • Ufak yaştaki çocuklarda depresyon belirtileri arasında üzüntü, alınganlık, ümitsizlik ve endişe yer alır.
  • Ergenlik dönemindeki çocuklarda ve gençlerde gözlemlenen belirtiler arasında kaygı ve sosyal iletişimden kaçınma bulunur.
  • Ergenlik dönemindeki gençlerde ve yetişkinlerde düşünce ve uyku düzeninde değişiklik genel belirtiler arasındadır; fakat ufak yaştaki çocuklarda yaygın görülmez.
  • Çocuklarda ve gençlerde depresyon, kaygı bozukluğu veya dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (ADHD) gibi davranış sorunları ve diğer ruhsal sağlık sorunlarıyla birlikte ortaya çıkar.

Yetişkinlerde depresyon belirtileri

Depresyon yetişkin olma sürecinin normal bir parçası değildir ve birçok yetişkin yaşamlarından mutluluk duyar. Buna karşın depresyon, yetişkinlerde de ortaya çıkabilir ve çıkar. Maalesef yetişkinlerde bu sorun çoğu zaman teşhis ve tedavi edilmez. Depresyon sorunu olan birçok yetişkin, kendilerini kötü hissettiklerinde yardım istemek konusunda isteksizdir.    

  • Yetişkinlerde depresyon sorunu, depresyonun belirtileri olan yorgunluk, iştahsızlık, uyku sorunları veya cinsel istekte azalma başka sağlık nedenlerinden dolayı da ortaya çıkabileceği için teşhis edilemeyebilir.
  • Depresyon sorunu olan yetişkinler genelde yaşamlarından memnun olmadıklarını, sıkıldıklarını, çaresiz veya değersiz hissettiklerini söyleyebilirler. Ayrıca bu kişiler, dışarıya çıkarak sosyalleşmek ve yeni şeyler yapmak yerine gün boyu evde oturmayı tercih ederler. 
  • Özellikle erkeklerde olmak üzere yetişkinlerde intihar düşünceleri ve hisleri hafife alınmaması gereken ciddi bir depresyon sorununun habercisi olabilir. Depresyon sorunu yaşayan tüm kişilerin arasında yetişkin erkeklerde intihar eğilimi daha yüksektir.

Tıbbi yardım gerektiren durumlar

Kendinizi depresyonda hissediyorsanız, derhal doktorunuzdan bir randevu alın. Depresyon belirtileri kendiliğinden iyileşmeyebilir ve tedavi edilmediği takdirde daha da kötüleşebilir. Tedavi edilmeyen depresyon diğer ruhsal ve fiziksel sağlık sorunlarına, kişinin yaşamındaki bazı alanlarda sorunlara yol açabilir. Depresyon hissi intihar eğilimlerine de neden olabilir.  

Tedavi olmak istemiyorsanız, bir arkadaşınız, sevdiğiniz birisi, bir sağlık uzmanı,  dini bir lider veya güvendiğiniz birisiyle bu konu hakkında konuşun. 

Eğer intihar düşünceleriniz varsa

Eğer siz veya sevdiğiniz biri intihar düşünceleri taşıyorsa, derhal yardım alın. Yapabileceklerinizden bazıları şunlardır:

  • Aile fertlerinden biri veya bir arkadaşınızla iletişime geçin.
  • Doktorunuzdan, sağlık hizmeti sağlayıcınızdan veya başka bir sağlık uzmanından yardım isteyin.
  • 182 Ruhsal Bunalım Danışma Servisini arayarak acil yardım isteyin.
  • Dini topluluğunuzdaki bir din adamıyla da görüşebilirsiniz.

Acil yardım almanız gereken durumlar

Kendinizi incitebileceğinizi veya intihar girişimde bulunacağınızı düşünüyorsanız, derhal 112 acil servisi arayın. Sevdiğiniz birisi kendisine zarar verdiyse veya zarar vermeyi düşünüyorsa, bu kişiyi yalnız bırakmamaya özen gösterin ve acil yardım isteyerek hastaneye götürün.

Sebepleri

Sebepleri

Depresyonun sebebi tam bilinmiyor. Diğer birçok ruhsal hastalıkta olduğu gibi, birçok faktör depresyon nedenleri arasında olabilir. Bunlar:   

  • Biyolojik farklılıklar. Depresyon sorunu olan kişilerin beyinlerinde bazı fiziksel değişiklikler olur. Bu değişikliklerin önemi tam olarak açık değildir; fakat rahatsızlığın nedenlerinin saptanmasında yardımcı olur. 
  • Sinir taşıyıcılar. Beyinde doğal olarak bulunan ve ruh haliyle ilişkili bu kimyasalların depresyonda doğrudan bir rol oynadığı düşünülüyor. 
  • Hormonlar. Vücuttaki hormon dengesinde oluşan değişiklikler depresyona neden olabilir veya depresyonu tetikleyebilir. Hormonsal değişiklikler tiroit sorunları, menopoz ve bazı diğer sağlık sorunları nedeniyle ortaya çıkabilir.
  • Kalıtsal özellikler. Depresyon aile bireylerinde aynı sağlık sorunu bulunan kişiler arasında daha yaygındır. Araştırmacılar, depresyona neden olabilecek genleri saptamaya çalışır.
  • Bazı olaylar. Ölüm veya sevilen birisinin kaybedilmesi, mali sorunlar ve yüksek stres bazı kişilerde depresyonu tetikleyebilir.
  • Erken çocukluk dönemindeki travmalar. Çocukluk döneminde yaşanan istismar ve ebeveynlerden birinin kaybedilmesi gibi travmatik olaylar beyinde kalıcı değişikliklere neden olabilir ve bu da kişiyi depresyona karşı daha duyarlı hale getirir.   

Risk Faktörleri

Risk faktörleri

Depresyon genellikle 20’li yaşların sonlarında başlar; fakat her yaşta ortaya çıkabilir. Depresyon teşhisi konulan kadınların oranı erkeklerle karşılaştırıldığında iki kat daha fazladır; fakat bunun nedeni kısmen kadınların tedavi olmaya daha yatkın olmalarından kaynaklanabilir.

Depresyonun nedeni tam bilinmese de araştırmacılar, depresyon riskini artırabilecek veya depresyonu tetikleyebilecek bazı faktörleri saptamıştır. Bunlar:

  • Depresyon sorunu olan biyolojik bir akrabanın olması
  • Kadın olmak
  • Çocukken travmatik bir deneyim yaşamak
  • Alkolizm geçmişi olan biyolojik bir akrabanın olması
  • İntihar eden aile bireylerinin olması
  • Sevilen birinin kaybedilmesi gibi stresli olaylar
  • Az sayıda arkadaşın veya diğer kişisel ilişkilerin olması
  • Yakın zamanda doğum yapmış olmak (doğum sonrası depresyon)
  • Çocukken depresif bir ruh hali içerisinde olmak
  • Kanser, kalp rahatsızlığı, alzheimer ve HIV/AIDS gibi ciddi bir rahatsızlığın olması
  • Özgüven eksikliği, başkalarına aşırı bağımlı olmak, aşırı özeleştiri yapmak ve kötümser olmak
  • Alkol, nikotin veya yasadışı ilaç bağımlılığı
  • Fakir olmak
  • Bazı yüksek kan basıncı ilaçları, uyku hapları veya bazı diğer ilaçları kullanmak (ruh halinizi etkilediğini düşündüğünüz ilaç tedavilerini kesmeden önce doktorunuza danışın)

Komplikasyonları

Komplikasyonları

Depresyon, kişinin kendisini ve ailesini olumsuz etkileyen ciddi bir rahatsızlıktır. Tedavi edilmeyen depresyon sorunu günlük yaşamınızı olumsuz etkileyecek duygusal, davranışsal sorunlara ve sağlık sorunlarına yol açabilir. Depresyonun neden olduğu sağlık sorunları şunlardır:

  • Alkol bağımlılığı
  • Madde bağımlılığı
  • Kaygı bozukluğu
  • Kalp rahatsızlıkları ve diğer sağlık sorunları
  • İş ve okul hayatından
  • İkili ilişkilerde güçlük
  • Sosyal soyutlanma
  • İntihar

Muayenesi

Doktorunuzla randevuya hazırlanırken

İlk olarak aile hekiminize danışın. Bununla birlikte bazı durumlarda doktorunuz, randevu alırken sizi doğrudan ruhsal sağlık sorunlarının teşhisinde uzmanlaşmış bir psikiyatra yönlendirebilir.

Doktorunuzla ilk randevunuzda konuşulması gereken birçok konu olacağından randevuya hazırlıklı gelmeniz iyi olacaktır. İşte randevuya hazırlanmanıza yardımcı olacak bazı bilgiler ve doktorunuzun size yöneltebileceği sorular.

Randevudan önce yapabilecekleriniz

  • Gözlemlediğiniz bütün belirtileri yazın. Bu listeye depresyon belirtilerinin dışında gözlemlediğiniz belirtileri de ekleyin.
  • Temel kişisel bilgilerinizi yazın. Bunlara büyük stres olaylarını ve son zamanlarda yaşamınızda gerçekleşen önemli değişiklikleri de ekleyin.
  • Kullandığınız tüm ilaçları liste yapın. Bu listeye aldığınız vitamin ve takviyeleri de ekleyin.
  • Bir yakınınızdan sizinle gelmesini isteyin. Bazen randevu esnasında size verilen bilgilerin hepsini aklınızda tutmanız zor olabilir. Size eşlik edecek kişi atladığınız veya unuttuğunuz şeyleri hatırlatabilir.
  • Soruları not alın. Doktorunuza sorabileceğiniz soruları önceden bir yere not alın.

Doktorunuzla geçireceğiniz vakit sınırlı olacağından bu zamanı en iyi şekilde kullanabilmek için doktorunuza sorabileceğiniz sorunların bir listesini yapın. Sorularınızı en önemlilerinden başlayarak sıralayın. Depresyona ilişkin olarak doktorunuza sorabileceğiniz temel sorunlardan bazıları şunlardır:

  • Belirtilerimin nedeni depresyon mu?
  • Belirtilerimi ve sağlık sorunuma yol açabilecek diğer nedenler neler olabilir?
  • Ne tür testler yaptırmam gerekir? 
  • Benim için en uygun tedavi yöntemi hangisidir?
  • Önerdiğiniz birincil tedavi yöntemine alternatif tedaviler var mı?
  • Bazı diğer sağlık sorunlarım da var. Hepsiyle birlikte nasıl baş edebilirim?
  • Uymam gereken kısıtlamalar var mı?
  • Bir psikiyatra veya diğer bir ruhsal sağlık uzmanına danışmalı mıyım?
  • Önerdiğiniz ilaç tedavileri yan etkilere veya diğer sorunlara neden olur mu?
  • Önerdiğiniz ilaç tedavilerine alternatif ilaçlar var mı?
  • Bana verebileceğiniz broşür veya basılı malzeme var mı? Hangi web sitelerinden bilgi alabilirim?

Doktorunuza sormak üzere hazırladığınız bu soruların yanı sıra randevu sırasında size anlatılanları anlamadığınızda kesinlikle soru sormaya çekinmeyin.

Doktorunuzun size sorabileceği sorular

Doktorunuz size bazı sorular sorabilir. Bu sorulara karşı hazırlıklı olmak üzerindeki durmak istediğiniz konulara zaman ayırabilmenize olanak verir. Doktorunuzun size sorabileceği sorulardan bazıları şunlardır:

  • Depresyon belirtilerini ilk ne zaman gözlemlemeye başladınız? 
  • Ne kadar zamandır depresyonda hissediyorsunuz? Kendinizi genelde kötü hissediyor musunuz veya ruh halinizde dalgalanmalar oluyor mu?
  • Kendinizi kötü hissederken birden sevinçli veya enerji dolu hissetmeye başlıyor musunuz?
  • Kendinizi kötü hissettiğinizde intiharı düşünüyor musunuz?
  • Belirtileriniz şiddeti ne? Bu belirtiler günlük yaşamınızı olumsuz etkiliyor mu?
  • Depresyon veya diğer ruh sağlığı sorunları olan biyolojik akrabalarınız var mı?
  • Başka ne gibi ruhsal veya fiziksel sağlık sorunlarınız var?
  • Alkol veya yasadışı ilaç kullanıyor musunuz?
  • Geceleri ne kadar uyuyorsunuz? Uyku düzeniniz zamanla değişiyor mu?
  • Belirtilerinizi kötüleştiren şeyler var mı?
  • Belirtilerinizi iyileştiren şeyler var mı?

Testleri

Testler ve teşhis

Depresyon oldukça yaygın bir sorun olduğundan ve çoğu zaman teşhis edilmediğinden, bazı doktorlar ve sağlık uzmanları, düzenli ziyaretlerinizi esnasında ruh haliniz ve düşüncelerinizle ilgili sorular sorabilir. Ayrıca depresyon belirtilerini tespit etmek için kısa bir anket doldurmanızı isteyebilir.

Doktorlar depresyondan şüphelenirlerse, genellikle bazı sorular sorup tıbbi ve psikolojik testler uygularlar. Bu testler belirtilere neden olabilecek diğer sağlık sorunları riskini ortadan kaldırır, teşhis konulmasına yardımcı olur ve depresyona bağlı sağlık sorunlarının gözlemlenmesini sağlar. Bu inceleme ve testler genellikle şunlardır:

  • Fiziksel inceleme. Bu inceleme boy ve kilonuzun ölçülmesini, kalp atışları, kan basıncı ve yüksek ateş gibi önemli belirtileri kontrol edilmesini, kalbin ve akciğerlerin dinlenmesini ve karın bölgesinin incelenmesini içerir.
  • Laboratuvar testleri. Örneğin, doktorunuz tam kan sayımı adı verilen kan testini yapabilir veya düzenli işlediklerinden emin olmak için tiroit bezlerini test edebilir.
  • Psikolojik değerlendirme. Doktorunuz veya sağlık personeliniz, depresyon belirtilerini tespit etmek için, sizinle düşünceleriniz, duygularınız ve davranışlarınızla ilgili konuşur. Doktorunuz, gözlemlediğiniz belirtiler ve geçmişte benzer nöbetler geçirip geçirmediğinizle ilgili sorular soracaktır. Ayrıca intihar veya özgüven eksikliğiyle ilgili düşünceleriniz varsa bu düşünceleri doktorunuzla paylaşabilirsiniz. Doktorunuz soruları daha kolay cevaplamanız için bir anket doldurmanızı isteyebilir.  

Depresyon için tanısal ölçütler

Ağır depresyon teşhisinin konulabilmesi için, Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatiksel El Kitabındaki ölçütlerin karşılanması gerekir. Bu el kitapçığı Amerikan Psikiyatri Derneği tarafından yayımlanmıştır ve ruh sağlığı personeli tarafından ruh sağlığı durumlarının teşhisinde kullanılır. Ayrıca sigorta şirketleri, ruhsel sağlık sorunu bulunan müşterilerinin tedavi masraflarını karşılama konusunda bu kitapçığı kullanır.

Depresyon teşhisi konulabilmesi için, kişinin iki haftalık bir süre içerisinde aşağıdaki belirtilerden beş veya daha fazlasını gözlemlemesi gerekir. Belirtilerden en az bir tanesi depresif ruh hali veya ilgi veya istek kaybı olmalıdır. Belirtiler kendi duygularınıza veya sevdiğiniz birisi üzerindeki gözlemlerinize dayanabilir. Bu belirtiler arasında şunlar yer alır:

  • Her gün, günün büyük bir bölümünde üzüntü, boşluk veya ağlama hissi gibi bunalımlı ruh hali (çocuk ve gençlerde depresif ruh hali sürekli alınganlık olarak ortaya çıkabilir) 
  • Bütün aktivitelere veya çoğu aktiviteye karşı ilgi ve istekte azalma  
  • Diyet yapılmamasına rağmen önemli kilo kaybı, kilo alımı veya hemen hemen her gün iştahta artma veya azalma (çocuklarda kilo alımında başarısızlık depresyon belirtisi olabilir)
  • Neredeyse her gün gözlemlenen uykusuzluk veya aşırı uyuma isteği
  • Diğer kişiler tarafında gözlemlenebilen huzursuzluk hissi veya yavaş hareketler
  • Neredeyse her gün gözlemlenen yorgunluk hissi veya enerji kaybı
  • Neredeyse her gün gözlemlenen değersizlik veya aşırı ve gereksiz suçluluk hissi
  • Neredeyse her gün gözlemlenen karar vermede, düşünmede ve dikkat toplamada güçlük
  • Sürekli olarak ölüm ve intihar düşünceleri veya intihar girişimi

Ağır depresyon teşhisinin konulabilmesi için:

  • Belirtiler, manik depresif bozuklukta gözlemlenen eş zamanlı mani ve depresyon gibi karışık nöbetler nedeniyle ortaya çıkmamalıdır. 
  • Belirtiler iş, okul, sosyal aktiviteler veya diğer insanlarla ilişkiler gibi günlük aktivitelerde gözle görülebilir sorunlara yol açacak kadar ciddi olmalıdır.
  • Belirtiler, ilaç bağımlılığı, ilaç kullanımı veya tiroit bezi eksikliği gibi tıbbi sorunların doğrudan bir etkisi olmamalıdır.  
  • Belirtiler, sevilen birinin kaybedilmesinin ardından görülen geçici üzüntü gibi yas nedeniyle ortaya çıkmamalıdır.

Depresyon belirtilerine neden olabilen diğer sağlık sorunları

Depresyon belirtilerine neden olabilecek birçok sağlık sorunu bulunur. Sağlık durumunuzun uygun bir şekilde tedavi edilebilmesi için doğru teşhis önemlidir. Doktorunuzun veya ruhsal sağlık hizmeti sağlayıcınızın değerlendirmesi depresyon belirtilerinizin neden kaynaklandığının belirlenmesine yardımcı olacaktır. Depresyona neden olabilecek bazı sağlık sorunları şunlardır:

  • Uyum bozukluğu. Uyum bozukluğu yaşamınızdaki farklı bir olaya karşı gösterdiğiniz şiddetli duygusal reaksiyondur. Strese bağlı ruhsal bir hastalık olan uyum bozukluğu duygularınızı, düşüncelerinizi ve davranışlarınızı etkileyebilir. 
  • Manik depresif bozukluk. Bu tür depresyon tamamen zıt kutuplarda olan ruh hali değişiklileriyle tanımlanır. Bazı durumlarda manif depresiflikle depresyonu birbirinden ayırmak zor olabilir. Buna karşın, uygun tedavi ve ilaç tedavileri için doğru teşhis önemlidir.
  • Siklotimi. Siklotimi veya siklotimik bozukluk manik depresifliğin daha hafif bir şeklidir. 
  • Distimi. Distimi, depresyonun daha hafif fakat daha kronik bir şeklidir. Genellikle kişiyi işlevsizleştirmeyen distimi günlük yaşamınızı olumsuz etkileyebilir ve yaşamı doya doya yaşamanızı engelleyebilir.  
  • Doğum sonrası depresyon. Bu depresyon türü, yeni anne olan kadınlarda görülür. Genellikle bebek doğduktan 4-8 hafta içerisinde başlar ve aylar sürebilir.
  • Psikotik depresyon. Ağır bir depresyon türü olan bu depresyonda delüzyon ve halüsinasyon gibi psikotik belirtiler gözlemlenir. 
  • Şizoafektik bozukluk. Şizoafektik bozukluk, kişide hem şizofreni hem de ruh hali bozukluğu olması halinde ortaya çıkar.
  • Mevsime bağlı duygusal bozukluk. Bu tür depresyon mevsimlerdeki değişikliklere ve güneş ışınlarının azlığına bağlıdır

Depresyon türünüzü bildiğinizden emin olun. Bu sayede özel durumunuz ve tedavileri seçeneklerinizle ilgili bilgi edinebilirsiniz.

Tedavisi

Tedavi ve ilaçlar

Depresyona karşı birçok tedavi yöntemi vardır. İlaç tedavileri ve psikolojik danışma (psikoterapi) birçok kişi için oldukça faydalıdır.

Bazı durumlarda, aile hekiminiz, depresyon belirtilerini hafiflemek için bazı ilaçlar yazabilir. Buna karşın, birçok kişinin ruhsal sağlık sorunları konusunda uzman bir doktora (psikiyatra) danışması gerekir. Depresyon sorunu olan birçok kişi, psikolog veya diğer ruhsal sağlık danışmanlarıyla görüşmenin faydasını görür. Genellikle depresyona karşı en etkili tedavi yöntemi, ilaç tedavileriyle psikoterapinin birleşimidir. 

Depresyon sorununuz ciddiyse, bir doktor, sevdiğiniz birisi veya bir bakıcının kendinizi karar vermeye hazır hissedene kadar bakımınızı üstlenmesi gerekebilir. Belirtilerinizi iyileşene kadar hastanede kalmanız veya bazı tedavi programlarına katılmanız gerekebilir.

Depresyona karşı uygulanabilecek tedavi yöntemleri aşağıda verilmiştir.

İlaç tedavileri

Bazı antidepresan ilaçlar depresyon tedavisinde kullanılır. Antidepresanların birkaç farklı türü bulunur. Antidepresanlar genellikle ruh halini değiştirmek için beyindeki kimyasalları nasıl etkilediklerine göre sınıflandırılır. 

Antidepresan türleri şunlardır:

  • Seçici serotonin geri alım engelleyiciler. Birçok doktor depresyon tedavisine seçici serotonin geri alım engelleyicileriyle başlar. Bu ilaçlar diğerlerine oranla daha güvenlidir ve genellikle daha az rahatsızlık verici yan etkilere neden olur. Seçici serotonin geri alım engelleyiciler arasında fluoksetin, paroksetin, sertralin (Zoloft), sitalopram ve eskitalopram yer alır. Bu etken maddelerin en yaygın yan etkileri cinsel istekte azalma ve geç orgazm olmadır. Diğer yan etkiler vücudunuz ilaçlara alıştıkça kaybolur. Bu yan etkiler arasında sindirim sorunları, huzursuzluk, sinirlilik, baş ağrısı ve uykusuzluk bulunur.
  • Serotonin ve norepinefrin geri alım engelleyiciler. Bu ilaç tedavileri arasında duloksetin, venlafaksin ve desvenlafaksin yer alır. Yan etkileri, serotonin geri alım engelleyicilerin yan etkilerine benzerdir. Yüksek dozlarda alındığında aşırı terleme ve baş dönmesine neden olabilir. Karaciğer rahatsızlığı bulunan kişiler duloksetin kullanmamalıdır.
  • Norepinefrin ve dopamin geri alım engelleyiciler. Bupropion bu kategoride yer alır. Bu antidepresan, cinsel yan etkilere neden olmayan birkaç antidepresandan birisidir. Bupropin, yüksek dozda alındığında nöbet riskini artırabilir.
  • Atipik antidepresanlar. Bu ilaçların atipik antidepresanlar olarak anılmasının nedeni diğer antidepresan kategorilerine yerleştirilememeleridir. Trazodon ve mirtazapin etken maddeleri bu kategoride yer alır. İki antidepresan da sakinleştirici özelliğe sahiptir ve genellikle akşamları alınır. Bazı durumlarda uyumaya yardımcı olması amacıyla bu antidepresanlardan bir tanesi diğer antidepresanlarla birlikte alınır.
  • Trisiklik antidepresanlar. Bu antidepresanlar yıllardır kullanılmaktadır ve genellikle yeni ilaç tedavileri kadar etkilidir. Buna karşın, bu ilaçların yan etkileri daha fazla ve ciddidir. Bu nedenle trisiklik antidepresanlar, selektif serotonin geri alım engelleyiciler denenmeden önerilmemelidir. Trisiklik antidepresanların yan etkileri arasında düşük kan basıncı, ağız kuruluğu, görüş bulanıklığı, kabızlık, idrar tutma, kalp atışlarında hızlanma ve ruh bulanıklığı yer alır. İleri yaştaki yetişkinlerin bu ilacı alması halinde hafıza sorunları, kafa karışıklığı ve halüsinasyonlar görülebilir. Trisiklik antidepresanların kilo kaybına neden olduğu bilinir.  
  • Monoamin oksidaz inhibitörleri. Tranilkipromin ve fenelzin gibi monoamin aksidaz inhibitörleri, diğer ilaç tedavilerinin işe yaramadığı zamanlarda son çare olarak kullanılır; çünkü bu ilaçların zararlı yan etkileri olabilir. Bu ilaçların peynir, turşu ve şarap ve dekongestanlar gibi bazı diğer ilaçlarlarla etkileşimi tehlikeli ve ölümcül sonuçlara neden olabileceğinden ilaçların kullanıldığı süre zarfında sıkı bir diyet uygulanmalıdır. Selegilin, cilde yapıştırılan bir bant şeklinde kullanılan yeni bir monoamin oksidaz inhibitörü formudur ve diğer monoamin oksidaz inhibitörlere oranla daha az yan etkiye neden olur.
  • Diğer ilaç tedavileri. Doktorunuz depresyon tedavisi için bazı diğer ilaçları önerebilir. Bunlar arasında uyarıcılar, duygudurum basitleştiriciler, kaygı karşıtı ilaçlar veya antipsikotik ilaçlar yer alır. Bazı durumlarda, doktorunuz daha iyi bir sonuç alabilmek için iki veya daha fazla antidepresanın veya diğer ilaçların birleşimini önerebilir. Bu stratejiye augmentasyon (takviye) adı verilir. 

Doğru ilaç tedavisinin saptanması

Herkes farklı bir yapıya sahiptir ve bu nedenle sizin için doğru ilaç tedavisini veya tedavilerini saptamak biraz süre alacaktır ve bu süre zarfında yanlış ilaçlar denenebilir. Bazı ilaç tedavilerinin tam olarak etkisini göstermesi ve yan etkilerin vücut ilaçlara uyum sağladıkça azalması 8 hafta veya daha fazla uzun sürebilir. Bu nedenle, bu süreçte sabırlı olmak gerekir. Sizi rahatsız edecek belirtilerle karşılaşırsanız, doktorunuza danışmadan antidepresanları almayı bırakmayın. Bazı antidepresanlar, dozunu yavaşça azaltarak kesmediğiniz takdirde yoksunluk belirtilerine neden olabilir, ayrıca ilacın aniden bırakılması depresyonun kötüleşmesine yol açabilir. Sizin için uygun bir antidepresan veya ilaç tedavisi bulana kadar kullandığınız ilaçları bırakmayın. Sizin için uygun ve yan etkilere neden olmayan bir ilaç bulabilirsiniz.

Antidepresan tedavisi işe yaramazsa, doktorunuz, vücudunuzun antidepresanları kullanışını etkileyen bazı genleri kontrol etmek için kan testi isteyebilir. Sitokrom P450 (CYP450) genotipleme testi, bu tür incelemelere bir örnektir. Bu tür genetik testler, vücudunuzun bir ilacı ne kadar iyi metabolize ettiğini tahmin eder. Bu sayede hangi depresanların sizin için uygun olduğunu belirlemek kolaylaşır. Bu genetik testler yaygın olarak kullanılmaz. Bu nedenle bu testler sadece bazı klinikler tarafından hastalarına uygulanır.

Antidepresanlar ve hamilelik

Hamileyseniz veya emzirme dönemindeyseniz, bazı antidepresanlar, doğmamış bebeğinizde veya emzirdiğiniz bebeğinizde bazı sağlık risklerinin artış göstermesine neden olabilir. Hamileyseniz veya hamile kalmayı düşünüyorsanız doktorunuzla görüşün.

Antidepresanlar ve artan intihar

Çoğu antidepresan genellikle güvenli olsa da, bu antibiyotikleri alırken dikkatli olun.

Antidepresanların üzerindeki uyarılar, bu ilaçların, özellikle alınmaya başladıktan sonra ilk birkaç hafta içerisinde ve ilaç dozunun değiştirilmesi halinde çocuk, ergen ve 18-24 yaş arasındaki genç yetişkinlerde intihar düşüncelerine ve eğilimlerine neden olabileceğini belirtir. Bu risk nedeniyle, bu yaş grupları içerisindeki kişiler antidepresan kullanırken sevdikleri, doktorlar ve sağlık personeli tarafından dikkatlice gözlemlenmelidir. Eğer siz veya tanıdığnz biri intihar düşünceleri taşıyorsanız derhal doktorunuzla iletişime geçin veya acil yardım isteyin.

Farklı antidepresanlara ilişkin riskleri bildiğinizden emin olun. Doktorunuzla birlikte depresyon belirtilerini kontrol altına almanıza yardımcı olacak tedavi seçeneklerini keşfedebilirsiniz.

Psikoterapi

Psikolojik danışma depresyon tedavisinde diğer önemli bir tedavidir. Psikoterapi, kişinin durumu ve ilgili konular hakkında bir ruh sağlığı uzmanıyla görüşülmesi yoluyla yapılan depresyon tedavisine verilen genel bir addır. Psikoterapi ayrıca terapi, konuşma terapisi, danışma veya psikolojik terapi olarak da bilinir.   

Bu konuşma seanslarıyla depresyon sorununuzun nedenini öğrenirsiniz ve sorunu daha iyi anlayabilirsiniz. Ayrıca sağlıksız davranış veya düşüncelerinizi saptamayı ve değiştirmeyi, ikili ilişkileri ve farklı deneyimler keşfetmeyi, sorunlarla daha iyi baş etmeyi ve çözüm üretmeyi ve yaşamınız için gerçekleştirebileceğiniz hedefler koymayı da öğrenirsiniz. Psikoterapi mutluluğunuzu geri kazanmanıza ve yaşamınızı kontrol etmenize yardımcı olur. Ayrıca kriz dönemlerine veya diğer mevcut zorluklara uyum sağlamanıza yardımcı olur. 

Depresyon tedavisinde etkili birkaç tür psikoterapi bulunur. Bilişsel davranışsal terapi en yaygın kullanılan terapilerden bir tanesidir. Bu terapi türü, olumsuz inanış ve davranışlarınızı saptamanıza, bunları sağlıklı ve olumlu inanış ve davranışlarla değiştirmenize yardımcı olur. Bu terapi, diğer kişi ve durumların değil kendi düşüncelerinizin his ve davranışlarınızı belirlediği fikrine dayanır. İstenmeyen bir durumu değiştiremeseniz bile düşünce ve davranışlarınızı olumlu şekilde değiştirebilirsiniz. Kişiler arası terapi ve psikodinamik psikoloji depresyon tedavisinde kullanılan diğer danışma türleridir.

Elektroşok terapisi

Elektroşok terapisinde beyne elektrik akımları iletilir. Bu işlem, beyindeki sinir taşıyıcıların seviyesini etkiler. Birçok kişi elektroşok terapisi ve yan etkileri konusunda temkinli olsa dahi bu tedavi yöntemi genellikle diğer tedavi yöntemlerinin işe yaramadığı ciddi depresyon vakalarında acil rahatlama sağlar. Bu terapinin depresyon belirtilerini nasıl hafiflettiği tam olarak bilinmiyor. Terapinin en yaygın yan etkisi birkaç dakika veya birkaç saat arasında değişen sersemlik hissidir. Bazı kişilerde hafıza kaybı da görülebilir.

Elektroşok terapisi, genellikle ilaç tedavisinin işe yaramadığı kişilerde ve intihar riski yüksek kişilerde uygulanır. Elektroşok, ciddi depresyon sorununuzun olması ve hamile olmanız nedeniyle ilaç kullanamamanız durumunda uygulanabilir. Ayrıca bu tedavi yöntemi ciddi depresyon sorunu olan ve sağlık sorunları nedeniyle antidepresan kullanamayan yetişkinlerde de etkili bir tedavi yöntemi olabilir.

Hastaneye yatırılma ve ayakta tedavi

Bazı kişilerde depresyon, ciddi boyutlarda olabilir ve hastaneye yatırılmayı gerektirebilir. Eğer kendinize gerektiği şekilde bakamıyorsanız veya kendinize veya çevrenizdekilere zarar verme eğilimi gösteriyorsanız derhal hastaneye yatırılmanız gerekebilir. Hastanede psikiyatrik tedavi, ruh haliniz düzelene kadar sakinleşmenize ve güvende olmanıza yardımcı olur. Kısmi hastane tedavisi veya günlük tedavi programları da bazı kişiler için faydalı olabilir. Bu programlar, belirtileri kontrol altına almanıza, ihtiyacınız olan destek ve danışmayı almanıza yardımcı olur.

Depresyona karşı diğer tedaviler

Standart depresyon tedavisi, etkili olmazsa, psikiyatristiniz daha nadiren kullanılan işlemlerin sizi iyi gelebileceğini düşünebilir. Bunlar: 

  • Vagus sinirinin uyarılması. Bu tedavi yöntemi, beyindeki ruh hali merkezini etkilemek amacıyla ameliyatla yerleştirilen puls jeneratörünün yaydığı elektrik depkimelerini kullanır.
  • Transkraniyel manyetik uyarılma. Bu tedaviyle güçlü manyetik alanlar beyin aktivitelerini değiştirmek için kullanılır. Büyük bir elektromanjetik halka, kafatasınıza karşı alnınıza yakın tutulur ve bu sayede beyinde bir elektrik akımı oluşturulur. 

Yaşam Tarzı

Yaşam tarzı ve doğal tedaviler

Depresyon genellikle kendi kendinize tedavi edebileceğiniz bir rahatsızlık değildir. Buna karşın, belirtileri hafifletmek için bazı tedbirler alabilirsiniz. Profesyonel yardımın yanı sıra aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz:  

  • Tedavi planına uyun. Gitmek istemeseniz dahi psikoterapi seanslarını veya randevularını atlamayın. Kendinizi iyi hissetseniz de ilaç tedavilerini bırakmayın. İlaç tedavisini keserseniz, depresyon belirtileri tekrar ortaya çıkabilir ve bazı yoksunluk belirtileri de gözlemleyebilirsiniz. 
  • Depresyon hakkında bilgi edinin. Rahatsızlığınız hakkında bilgi edinmek size güç verir ve tedavi planınıza uymanız için sizi motive eder.
  • Belirtilere dikkat edin. Depresyon belirtilerinizi nelerin tetiklediği konusunda doktorunuz veya terapistinizle görüşün. Belirtilerin kötüleşmesi halinde neler yapacağınızı planlayın. Belirtilerde ve hislerinizde değişiklik gözlemlerseniz doktorunuza veya terapistinize danışın. Ailenizden veya arkadaşlarınızdan sizin için belirtileri gözlemlemesini isteyin. 
  • Egzersiz yapın. Fiziksel aktiviteler depresyon belirtilerini azaltır. Yürüyüş, hafif koşu, yüzme, bahçe işleri veya yapmaktan hoşlandığınız diğer aktivitelere zaman ayırın.
  • Alkolden ve yasadışı ilaçlardan kaçının. Alkol veya haplar depresyon belirtilerini azaltıyor gibi görülebilir; fakat uzun vadede genellikle depresyon belirtilerini kötüleştirir ve tedaviyi güçleştirir.
  • Yeterli uyuyun. Düzenli uyumak özellikle depresyon zamanlarında çok önemlidir. Eğer uyku sorunlarınız varsa, bu konuda doktorunuzla görüşün.

Alternatif tedaviler

Bazı modern ve alternatif yöntemlerle despesyon belirtilerini hafifletebilirsiniz. Bu tedaviler arasında takviyeler ve ruh-vücut teknikleri bulunur. Bu alternatif terapilerin muhtemel faydalarını olduğu kadar risklerini de bildiğinizden emin olun. Geleneksel tıbbi tedavileri veya alternatif tedavi yöntemi olarak psikoterapiyi de göz önünde bulundurun. Depresyon tedavisinde, alternarif tedaviler tıbbi tedavilerin yerini alamaz.

İşte depresyon tedavisinde kullanılan bazı alternatif yöntemler:

Bitkisel çözümler ve takviyeler

Bazı bitkisel çözümler ve takviyeler depresyon tedavisinde kullanılabilir. Bilinen birkaç bitkisel çare şunlardır:

  • Sarı kantaron. Bilimsel adı hypericum perforatum olan sarı kantaron, yüzyıllardır depresyon da dahil olmak üzere çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan bir bitkidir. Bitkisel çare, Amerika’da Gıda ve İlaç Dairesinden depresyon tedavisinde kullanılmak üzere onay almamıştır. Gıda takviyesi olarak sınıflandırılan bu bitki Avrupa’da depresyon tedavilerinde kullanılır. Sarı kantaron, hafif ve orta şiddetli depresyona karşı faydalı olabilir.
  • SAMe. “Sammy” olarak adlandırılan bu madde, vücutta doğal olarak bulunan bir kimyasalın sentetik formudur. SAMe S-adenosil metioninin kısa adıdır. Depresyon tedavisinde Amerika’da Gıda ve İlaç Dairesinden onay almayan bu madde gıda takviyesi olarak sınıflandırılır. Buna karşın Avrupa’da depresyon tedavisinde kullanılır. 
  • Omega-3 yağ asitleri. Omega-3 yağ asitleri bakımından zengin bir beslenme programı uygulamak veya omega-3 yağ takviyeleri almak depresyonu hafifletir ve sağlığa naşka faydaları da bulunur. Bu sağlıklı yağlar soğuk su balıklarında, keten tohumunda, keten yağında, cevizde ve bazı diğer gıdalarda bulunur.
  • Besinsel ürünler, Gıda ve İlaç Dairesi tarafından ilaçlarla aynı şekilde denetlenmez. Bu nedenle ne yediğinizden ve yediklerinizin güvenliği olup olmadığından her zaman emin olamazsınız. Ayrıca, bazı bitkisel ve besinsel takviyelerin reçeteli ilaçların etkilerini değiştirerek tehlikeli etkileşimlere neden olabileceğini unutmayın. Emin olmak için bu bitkisel ve besinsel takviyeleri almadan önce doktorunuza veya genel bir doktora danışın.

Ruh-vücut bağlantıları

Ruh ve vücut arasındaki bağlantı yüzyıllardır çalışıyor. Modern ve alternatif tıp doktorları, kişinin sağlığı için ruh ve vücudun uyum içerisinde olması gerektiğine inanır.

Depresyon belirtilerini hafifletmek için kullanılan ruh-vücut teknikleri şunlardır:  

  • Akupunktur
  • Yoga
  • Meditatsyon
  • Güdümlü betimleme
  • Masaj terapisi

Besinsel takviyelerde olduğu gibi bu teknikleri uygularken de dikkatli olun. Bu teknikler besinsel takviyelere oranla daha az risk taşısa da sadece bu tekniklere güvenmek depresyon tedavisi için yeterli değildir. Depresyona karşı ilk olarak ruh-beden tekniklerini veya diğer alternatif terapileri uygularsanız; fakat belirtileriniz kötüleşirse veya iyileşme görülmezse, doktorunuzla görüşün.

Rahatsızlıkla yaşamak ve destek

Depresyonla mücadele zorlu olabilir. Depresyonla daha etkili bir şekilde baş edebilmek için doktorunuzla veya terapistinizle görüşün ve aşağıdaki önerileri deneyin:

  • Yaşamınızı basitleştirin. Sorunluluklarınızı mümkün olduğu kadar azaltın ve ulaşabileceğiniz hedefler koyun. Kendinizi kötü hissettiğinizde daha az çalışın.
  • Günlük tutun. Günlük tutmak acınızı, öfkenizi veya diğer duygularınızı ifade etmenizi sağlayarak moralinizi yerine getirir.
  • Depresyonu atlatmanıza yardımcı saygın kitapları okuyun. Doktorunuz veya terapistiniz size bazı kitaplar önerebilir.
  • Bir destek grubuna katılın. Aynı zorluklarla karşı karşıya kalan diğer kişilerle iletişim kurmak, rahatsızlıkla daha kolay baş etmenize yardımcı olabilir. Depresyon için yerel destek grupları, birçok toplulukta ve ayrıca internette bulunur. 
  • Kendinizi soyutlamayın. Sosyal aktivitelere katılmayı deneyin ve aileniz ve arkadaşlarınızla düzenli olarak bir araya gelin.
  • Kendinize dikkaet edin. Sağlıklı beslenin, düzenli egzersiz yapın ve yeterince uyuyun.
  • Rahatlamanın ve stresle baş etmenin yollarını öğrenin. Rahatlama teknikleri arasında meditasyon, yoga ve tai chi bulunur.
  • Zamanınızı iyi değerlendirin. Bir gününüzü ve yapacağınız aktiviteleri planlayın. Günlük işlerinizin listesini yaparak yapışkanlı not kağıtlarına yazın veya organize olabilmek için planlayıcı defterler kullanın.
  • Kendinizi kötü hissederken önemli kararlar vermeyin. Kendinizi depresif hissederken karar vermekten kaçının. Bu dönemlerde sağlıklı düşünemeyebilirsiniz.

Önleme

Önlem

Depresyonu önlemenin kesin bir yolu yoktur. Buna karşın, stresi kontrol altına almak, direncinizi ve özgüveninizi artırmak faydalı olabilir. Özellikle kriz dönemlerinde arkadaşlıklar ve sosyal destek krizleri atlatmanıza yardımcı olur. Ayrıca, belirtiler ortaya çıkar çıkmaz tedavi uygulanması depresyonun kötüleşmesini engellemeye yardımcı olur. Uzun süreli bakım tedavileri depresyon belirtilerinin nüksetmesini engeller.

Uzm. Dr. Henri Griladze

Bir hastada manik depresif major depresyon sanrisal bozukluk donemsel olarak teshis edilebilir mi tesekkurler... devamı