Haydi, dürüst olalım! Hepimiz aç olmadığımız zaman da yeriz.

Bu yüzden lokantalar tatlı servisi yapıyorlar ve otomat makinelerinde abur cuburlar var. Eğer doyduğumuzda yemek yemeyi durdursaydık, zayıf olurduk ve hamur işi şefleri başka işler bulmak zorunda kalırlardı. Aç kalmayacağınıza söz veren diyetler; sıkıldığınızda, yorgun olduğunuzda, oyalandığınızda, huzursuzken, üzgünken, kızgınken, bunalmışken veya basitçe yemeğin önünde ağzınıza koyacak gibi hissederken, hala yemek yemeye meyilli olduğunuzun farkındadırlar.

Diyet planları uyarıyor, asla pes etmeyin. Bu zahmete değmeyen nahoş veya tatmin edici olmayan şeylerden illa bir ısırık almanız gerekiyorsa, o zaman sadece yemek yiyin.

Kilo vermeniz ve kilonuzu korumanız açısından midenizde yeterince besin varken neden hala yemenin bu kadar önemli olduğunu anlamanız önemlidir. Kendinizi atıştırmaya karşı koyamaz halde bulursanız, pes edip tatlı ve karbonhidratlı atıştırmalar yiyorsanız, irade gücünüzün eksikliğini suçlamayın. Beyniniz, size bunu yaptırıyor.
Beyniniz yapmayı istemeyebileceğiniz birçok şeyi size yaptırır. Örneğin, ayakta kalıp gece geç saatte televizyon seyretmeyi tercih ederken, beyniniz uyumaya gitmenizi sağlar.

Beyniniz su içtiğinizde gerçekten bir şey içinceye kadar susuzluğunuzu gidermediğinize zorla sizi ikna eder. İrade gücünüz bunu yapmanızı engellemek için fazladan mesai yapıyor olmasına rağmen, beyniniz ekmek veya kurabiye yemenizi sağlar.

Karbonhidratlar, tatlı veya nişastalı yiyecekler için duyulan doymak bilmeyen iştah, gerekli beyin kimyasalının üretilmesi gerektiğinin bir sinyalidir.  Bu, kimyasal serotonindir ve serotonin üretimi ne yiyip ne yemediğinize bağlıdır. Meyvedeki karbonhidratlar haricindeki karbonhidratları yediğinizde serotonin oluşur. Protein yediğiniz zaman serotonin oluşmaz.

Kimimizin tüm gün ve ikindiye kadar sürmesi için yeterli miktarda serotonin üretmeyen beyinleri vardır, bu kimyasalın küçük etkilerini hissederiz. Huzursuzluk, konsantre olmakta zorluk, bizi rahatsız eden şeylere karşı sabır kaybı ve yorgunluk hissederiz. Bu yüzden daha fazla serotonin gereklidir. Yapılan araştırmalarda bu tarz durumlarda beynin “biraz karbonhidrat ye” diyen etkili bir sinyal gönderdiğini bulduk. Biz bu mesajı dikkate alırsak ve biraz kahvaltılık gevrek veya bir İngiliz muffin keki, ya da jelatinli şekerleme yersek, atıştırma hazmedilir edilmez, serotonin üretilir, iştah kaybolur ve daha iyi hissederiz.

Beyninizin "hey, biraz çikolata veya dondurma veya patates cipsi veya çörek ye" demediğinin farkına varın.. Dondurma, çikolata veya çörekler gibi yağ dolu karbonhidratları yediğimizde, seratoninin üretilmesinin daha uzun sürdüğünü düşünülüyor. Eğer beyninizin karbonhidrat çağrısına yanıt verirseniz ancak bazı lezzetli ama yağ dolu yiyecekler yerseniz, bu diyetinizi kesinlikle rayından çıkaracaktır. Kilo kaybetme planınıza güzelce uyan düşük veya yağsız birçok karbonhidratlar vardır (patates, pirinç, mısır).

Bu yüzden beynin karbonhidrat yeme çağrısına yanıt verirken kilo vermek veya kiloyu korumak kesinlikle mümkündür.
Ve ödül olarak bilmelisiniz ki serotonin üretildiğinde, beyin yemeniz için gönderdiği sinyalleri kapatır. Midenizde olduğu kadar beyninizde de gerçekten doymuş hissederseniz.

Op. Dr. Sinan GÖKER

Merhaba ben yasemin yirmi yasindayim 9 11 arası gozlerimde hasar var yedi yıldır gözlük kullanıyorum lazer yaptirmak istiyorum bunu tehlikeli olup olm... devamı