Hepimizin yoğun şekilde stres dolu anları ve gevşemek için farklı yöntemleri vardır. Ama kulağa ne kadar dahice gelse de, önemli bir görüşmenin veya hayatınızdaki önemli bir anın ortasında sarhoş olmak da çok zekice bir seçim olmayacaktır. Peki, stresle hem sakin hem de verimli bir yöntem ile nasıl baş edebilirsiniz?  Üzülmeyin, şaşırtıcı bir şekilde basit bir çözümü var: meditasyon.
Meditasyon hakkındaki övgüleri duymuş, istatistikleri okumuş, ama meditasyon yaparken hiçbir şey düşünmeden oturuyor olmanın, kafanızdaki mevcut sirk kadar stres yaratan bir şey olduğu fikrine kapılıyor olabilirsiniz. İşte size güzel bir haber; Kafanızı boşaltmanızı istemiyoruz! Odaklanmanızı istiyoruz. Hadi stresten uzak durarak odaklanmaya çalışalım ve bizi güvenli ve huzurlu halimize geri getirecek somut bir şey üzerine yoğunlaşalım. Üstelik bunun sadece 10 dakika sürdüğünden bahsetmiş miydik?
1. Adım – Sessiz bir yer bulun. Bunun zor bir istek olduğunun farkındayız ama en azından kapıyı kapatabileceğiniz bir oda bulmaya çalışın. Eğer böyle bir seçeneğiniz yok ise, ses geçirmeyen kulaklıklardan takmayı veya elinize geçen her hangi bir şeyi kulaklarınıza tıkamayı deneyin. Buradaki anahtar nokta, 10 dakika boyunca kesintisiz bir huzur yaşamanızdan emin olmanızdır.
2. Adım – Elektronik aletleri kapatın. Evet, hepsini, cep telefonunuzu bile. Telefonunuzu sessize almayı aklınızdan geçirmeyin, kontrol edeceğinizi biliyorsunuz. Eğer bilgisayarınızdan kaçmanız mümkün değilse, en azından ekranı veya monitörü kapatın. Her hangi olası bir dikkat dağınıklığı ihtimaline engel olmalısınız.
3. Adım – Oturacak rahat bir yer bulun. Meditasyon genellikle yerde ve bağdaş kurarak yapılır. Ama bu her zaman rahat bir yöntem olmadığı için, altınıza bir yastık alarak oturabilir, hatta yüzünüz duvara dönük olacak şekilde bir sandalyeye de oturabilirsiniz. Amaç dik durmanız ve kambur durmaktan olabildiğinde kaçınmanızdır. Göğüsler yukarıda, omzular geride, çene ise boyunda her hangi bir zorlamaya yol açmayacak şekilde kalkık olmalıdır. Avuç içleriniz açık, yukarı bakacak ve dizlerinizin üzerinde olacak şekilde bileklerinizi dinlendirin. İyi niyeti göstermeye yardımcı olan geleneksel bir el hareketine odaklanmak da yardımcı olabilir. Mesela, işaret parmağınız ile başparmağınızı birleştirebilirsiniz.
4. Adm – Ve meditasyon başlasın. Seçilecek çok fazla meditasyon yöntemi var, ama biz size favorilerimizden birini öneriyoruz: Isha Kriya Meditasyonu. Bu ritüel, biri bir takım sözleri tekrarlamak olmak üzere, üç ayrı bölümden oluşuyor. Biz sadece birinci adıma odaklanacağız, çünkü meditasyonun geri kalan kısımlarını kendi başınıza keşfetmeniz için sizi teşvik etmek niyetindeyiz. 
Rahat bir yer bulup kurulduğunuzda gözlerinizi kapatın. Birkaç dakikanızı nefesinizi yavaşlatmak için ayırın. Dudaklarınız biraz aralık kalacak şekilde, burnunuzdan nefes alıp ağzınızdan verin. Nefes alırken, "Ben bedenimden ibaret değilim”, verirken ise "Ben aklımdan da ibaret değilim” diye düşünün. Her nefes alıp verişinizde bu düşüncelere odaklanmaya devam edin. Nefesinizi acele etmeden ve alabildiğiniz kadar almaya özen gösterin. İç odak noktanızı, kaşlarınızın arasındaki noktada tutun (bu noktaya üçüncü göz denir). Bu düşünceleri ve nefes alıp vermeyi vücudunuzdaki basınç azalana kadar, birkaç dakika boyunca daha tekrar edin. 
5. Adım – Özümsemek. Özellikle bu meditasyonun neden sizi bu kadar yansıtabileceğini açıklayan bölüme geldik. Yoğun hayat koşulları içerisinde, iş bombardımanı, mailler, istekler arasında kendinizi sürekli olarak stresli ve bunalmış hissediyor olmanız mümkün. Nihayet bir zaman bulup da bu meditasyonu yapmak için oturabildiğinizde, kim olduğunuzu ve nerede olduğunuzu hatırlayacaksınız. "Ben bedenim değilim” cümlesini düşünmek ve tekrar etmek, size sadece dış görünüşünüz ile tanımlanamayacağınızı hatırlatacak. Başarılarınızı veya geçiminizi sağlamanızı vücudunuz temsil etmez. Güzelliğiniz kalbinizde yatar. Özgüveniniz ve davranışlarınız sizin güzelliğinizdir. Başarılarınızı tartıdaki bir numara veya aynadaki yansımanız ile değerlendirmeyin.
"Ben aklımdan da ibaret değilim” diye düşünmek, bir süre sonra sizi her seferinde güldürecektir. Çünkü vücudunuz ile barışık olduğunuz zaman, kafanızdaki sorunların ve kötü düşüncelerin tek sebebinin zaten aklınız olduğunu anlamış olacaksınız. Beyniniz sizden ikinci bir tahmin isteyecektir. Aklınızın size hikayeler anlatmasına izin vermeyin, çünkü yaptıkları şey budur. Hikayeleri unutun ve ruhunuzu hatırlayın. Sizin için gerçekten önemli olan şeylere tutunun ve gözünüzün önündeki karmaşayı unutun. Yola, resmin bir kısmını değil, hepsini görüp kucaklayarak çıkın. Umuyoruz ki, bu meditasyonu her yaptığınızda yaşamın doğru bakış açısı içerisine girecek ve yeniden rahat bir nefes alabileceksiniz.  

Uzm. Dr. Engin TÜRKMEN

Sayın Uzm.Dr.Engin Türkmen, 52yaşındayım.Amacım kilo vermek değil,sağlıklı yaşayabilmektir. Günde 2 defa 45er dakika tempolu yürüyüş ile günde 3 defa ... devamı